Günümüzde çocukların en çok zaman geçirdiği ortam sosyal medya ve beraberinde bu ortamda oynanan oyunlar oldu. Anne babalar olarak da çocukların bu ortamı doğru kullanmasını sağlamak, onları yönlendirmek, sınırlamalar getirmek bizlerin görevi.

Bazı uzmanlar internet ortamında oynanan oyunların çocukların beyin gelişimini olumsuz etkilediğini savunmaktadır. Özellikle şiddet ve savaş içerikli oyunlar gelişim sürecindeki çocukları olumsuz etkilemekte, uzun süre internet başında geçirilen zamanla çocuklar asosyal hale gelmektedir.

Ancak bazı uzmanlar teknoloji ve oyunlarla zaman geçirmenin beyin gelişimini desteklediğini öne sürmektedir. Bu görüşe göre beyin oyun aşamasında düşünme, karar verme, planlama gibi faaliyetler gerçekleştirdiği aynı zamanda dopamin gibi salgılar ürettiği için sinir devreleri güçlenmektedir.

Öne sürülen ve birbirinden tamamen zıt olan bu iki görüşe göre anne ve baba olarak nasıl davranmalıyız? Bu nedenle olumlu ve olumsuz yanları sıralamakta fayda var.

Olumlu etkiler:

1. Oyunlar temelde bir sonuca adım adım ilerlemeyi sağlar. Bu da kişide hedefe ulaşma arzusu oluşturur.

2. Oyun oynayan birey hızlı olmak ve zaman kaybetmemek amacıyla pratik ve hızlı karar verebilmek durumundadır. Özellikle strateji ve savaş oyunları stres altında doğru karar verilmesine odaklıdır.

3. Strateji oyunlarında amaç çoklu hedeflerin yönetilmesidir. Bu nedenle kişi verdiği kararların sonuçlarını ve ortaya çıkacak ihtimalleri düşünerek ilerlemelidir.

4. Ekran üzerinden oynanan oyunlarda el ve göz koordinasyonu (Mouse ve klavye kontrolü) önemlidir.

5. Mantık ve bulmaca oyunlarında bir nevi beyin egzersizi yapılarak gerçek hayatta daha mantıklı düşünme beceresi kazanılabilir.

Genel olarak baktığımızda olumlu yönler beyni daha hızlı karar verme noktasında çalıştırmaya, düşünsel faaliyetleri ortaya çıkarmaya yönelik görülmekte.

Peki olumsuz tarafları yok mu ? Elbette var.

1. Oyun bağımlılığı. Gelişim çağında uzun süre ekran başında zaman geçirmek çocuğun oyuna bağımlı olmasına, oyunu hayatının merkezine almasına neden oluyor.

2. Oyun oynarken geçen uzun zaman nedeniyle asıl yapması gereken sorumlulukları yerine getirmiyor. Örneğin ödev yapmak veya aile içindeki sorumluluklarını yerine getirmek gibi.

3. Gerçek dünya ile sanal dünya arasındaki duygular birbiri ile iç içe geçmeye başlıyor.

4. İletişim becerileri köreliyor ve asosyal çocuklar haline geliyorlar.

Çin'de üniversite öğrencileri üzerinde yapılan çalışmada günde ortalama 10 saat video oyunu oynayanlar ile bilgisayar başında 2 saatten az zaman geçiren gençlerin beyin yapısı MR ile görüntülendi. Çalışma sonucunda 10 saat bilgisayar oyunu oynayanların beynindeki gri maddenin azaldığı ortaya çıktı. Gri madde öğrenme yeteneğini geliştiren, bilişsel işlevleri ve motor becerileri arttıran çok önemli bir madde.

Bilgisayar oyunlarının öğretici ve eğitici yararları olsa da Dünya Sağlık Örgütü oyun bağımlılığını bir çeşit 'hastalık' olarak kabul ediyor ve tedavi edilmesi gerektiğini söylüyor.

Peki; ailelerin yaklaşımı nasıl olmalı?

Çocuğumuza ne kadar oyun oynama desek de bunun sonuç elde edilen bir durum olmadığı çok açık. Bunun temelinde yasakların daha çok merak duygusu uyandırması vardır. Bu nedenle yasaklamak yerine bilgisayarı doğru kullanmayı öğretmek, onu farklı alanlardaki hobilerle tanıştırmanız gerekir

Bilgisayar oyunları ya da sanal ortamda oynanan oyunlar; macera oyunları, spor, yarış, zeka oyunları, aile, savaş ve strateji oyunları gibi çeşitli içeriklerde olabiliyor. Adam vurma ve öldürmenin çok olduğu oyunlara düşkünlük gösteren çocuklarda zamanla kızgınlık duygusunu artırdığı ve gerçek hayatta saldırgan davranışlar sergiledikleri görülüyor. Bu konuda ise en büyük görev ailelere düşüyor.