İçinde aklımızın alamayacağı zararları barındıran sigarayı bıraktıktan sonra vücudumuz kısa süre içinde olumlu değişimler yaşamaya başlıyor. Bunları etkili olduğu en sıra süreden başlayarak sizlere aktarmak istiyorum.

Bir sigarayı söndürdükten sonra vücudumuzun sigaranın zararlı etkilerine karşı hemen mücadeleye başladığını biliyor muydunuz? Sigara içerken kalp ritmimiz artıyor ancak yaklaşık 20 dakika geçtikten sonra (tabi halen sigara içmediysek) normal düzeyine dönüyor.

2 saatten daha kısa aralıklarla sigara içen insanların kalp ritmi normalin üzerinde, bu da kan basıncını arttıran bir durum. Sigara içerken parmak uçlarında görülen soğuma ve uyuşma yaklaşık 2 saat sonrasında düzeliyor ve bu aşamadan sonra bağımlılar için yoksunluk belirtileri başlıyor.

Yaklaşık 12 saat sonra halen sigara içilmediyse karbonmonoksit düzeyi normale dönüyor. 1 gün sonraysa kalp krizi geçirme riski düşüyor.

2 günün sonunda sigara nedeniyle zarar gören tat ve koku reseptörleri tekrar üretilmeye başlanıyor. Eğer 3. güne gelmeyi başardıysanız tebrikler, vücudunuz nikotine karşı zafer kazanmış durumda. Ancak bu zaman içinde hissettiğiniz yoksunluk duygusu en üst noktada. Bu günleri geride bırakmayı başarıp, sabır gösterebilirseniz 2 ila 3 hafta içinde akciğer fonksiyonlarınızın eski haline döndüğünü göreceksiniz.

1 yılın sonunda kalp krizi geçirme ihtimali yarı yarıya azalırken, 5 yıl boyunca sigaradan uzak kalmak felç ve inme riskinizi hiç sigara içmemiş bir bireyle aynı düzeye getirecektir.

10 yılın sonunda akciğer kanseri geçirme riskiniz yarı yarıya; ağız, yutak, boğaz, böbrek ve pankreas kanseri geçirme ihtimaliniz ise büyük oranda azalmış olacaktır.

15 yılın üstünde sigarasız bir yaşam sürmek ömrünüzü sigara içen bir bireye kıyasla yaklaşık 15 sene arttıracaktır.

Çok kısa bir an bile düşünüldüğünde vücudumuzun bize yardım etmeye ne kadar istekli, kendini onarma konusunda ne kadar başarılı olduğunu anlamamız mümkün.

Bağımlılık alışması kısa sürede mümkün olan ancak kopması uzun zaman ve uğraşlar alan bir durum ne yazık ki. Esas olan bu tür alışkanlıklara hiç başlamamak. Ancak başlanması durumunda ise dirayet göstererek uzaklaşmak bizim elimizde.