Beynimizin en önemli fonksiyonu bellektir. Beyindeki pek çok farklı bölgenin koordineli olarak çalışması sonucu bilgileri beynimizde saklayabiliyoruz. Unutkanlık ise bu bilgilerin bir şekilde yok olması süreci. Yaşanılan her unutkanlık durumu için hastalık belirtisidir diyemeyiz. Aslında beynimiz kullanmadığımız bilgileri unutmaya programlıdır. Bazen de hatırlamak istemediğimiz bir olayı veya kişiyi unuturuz. Bunlar normal olarak değerlendirilen durumlardır. Ancak bazı işleri yaparken zorlanma, sık ve rutin işleri hatırlamakta güçlük, yakın kişilerin isimlerini veya kim olduklarını çıkaramama gibi durumlar önemsenmesi gereken unutkanlık durumlarıdır.

Öncelikle bütün unutkanlık durumlarının Alzheimer ile karıştırılmaması gerekir. Bazen B12 vitamini eksikliği, tiroid bozuklukları, karaciğer veya böbrek hatalıkları unutkanlığa neden olabilir. Bazen yaşanılan yoğun stres veya psikolojik durumlar unutkanlık oluşturabilir.

Unutkanlığa neden olan en önemli faktör hipotiroiddir. Tiroid hormon düzeyinin düşüklüğü hafızayı ve öğrenmeyi olumsuz etkiler.

Unutkanlık kişinin sosyal hayatını olumsuz etkileyen bir durumdur. Ayrıca çalışma hayatını sürdüren bir birey için de yaşamayı hiç istemeyeceği bir durumdur. Beynin sağlıklı çalışması için gerekli vitaminlerin alınması, demir ve magnezyum takviyesi yapılması unutkanlığı da olumlu etkilemektedir.

Unutkanlık sadece yaşlı bireylerde görülen bir durum değildir. Bu nedenle hangi yaşta olursak olalım sağlıklı bir hayat tarzı sürdürmek, sigara ve alkol gibi maddeleri tüketmemek beyin sağlığımız için yapılması gerekenler arasındadır.

Unutkanlık hastalığı kısa süreli hafıza ve uzun süreli bellek ile ilgili olmak üzere iki şekilde incelenmektedir. Kısa süreli hafızamızın kapasitesi oldukça sınırlıdır. Bu nedenle bu bilgilerin unutulması da daha kolaydır. Bu bellekteki bilginin öğrenilebilmesi için kodlama ve dikkat gereklidir. Örneğin bir matematik formülünü ezberlemek gibi. Bu aşamada öğrenilmek istenen bilgiye odaklanmamak unutkanlığa sebep olmaktadır.

Uzun süreli bellekte ise öğrenilmiş bütün bilgiler yer alır. Bu bölüm sınırsız bir kapasiteye sahiptir. İstenilen bir bilgiyi kullanmamız için bu bilgiyi uzun süreli belleğimizden çağırırız. Ancak çeşitli nedenlerle bu bilginin getirilememesi durumunda unutkanlık durumundan bahsedebiliriz.

Unutkanlığın tanısının konulabilmesi için nöroloji veya psikoloji bölümlerinden destek alınması gerekir. Teşhis konulabilmesi için hastaya günlük hayatı ve genel bilgileri içeren çeşitli sorular yöneltilir.

Unutkanlığın vitamin takviyeleriyle beraber ortadan kalkmasına destek olan bir başka durum da kitap okumaktır. Ayrıca bulmaca çözmek, yapbozla ilgilenmek, eve veya işe giderken rutin kullanılan yolun dışında farklı yollar kullanmak hafızayı güçlendiren aktivitelerdir. Sosyalleşmek ve yabancı dil öğrenmek hafızayı olumlu etkiler. Bu tür uğraşlar kişinin gereksiz, kendisini yıpratan, psikolojik olarak onu olumsuz etkileyen durumlardan uzaklaşmasını sağlar.

Zihnin dinlenmesi için uyku da önemlidir. Unutkanlık sorunu yaşayan bireylerin yeterli uykuyu almaları gerekir. Unutkanlık sorununu kafaya takmak bunu çözülmesi daha da zor bir durum haline getirir. Bunun için yaşamımızı düzene sokmak, varsa olumsuz alışkanlıklardan kurtulmak, yeni bilgiler öğrenmeye açık olmak ve en önemlisi sağlıklı yaşamaya çaba harcamak faydalı olacaktır