Özgüven, her şeyi yapabilmek, her zorluğun üstesinden gelebilmek olarak düşünülmemelidir. Her konuda en iyi, en başarılı olmak ya da buna çabalamakta özgüven olarak tanımlanamaz. Zaten anne-baba olarakta çocuklardan bunu beklemek doğru bir davranış değildir. Özgüven bir kişinin yapabileceği ve yapamayacağı şeyleri bilerek buna göre planlama yapmasıdır. Örneğin çocuğumuz matematikte başarılı olup yabancı dil öğrenme konusunda aynı başarıyı yakalamayabilir. Bu durumda çocuğu başarılı olduğu yönde desteklemek, ilerlemesine imkan vermek gereklidir.
 

Çocuklarda özgüven eksikliğini anlamak her zaman kolay olmaz. Ancak agresif davranışlar sergilemesi, zorbalığın arkasına saklanması anne ve babalar için bir sinyal vermelidir. Diğer çocuklardan daha iyi olmadığı düşüncesi, kıskanma, herkesi kendinden daha başarılı görme durumu da özgüven eksikliğinin belirtisidir. Ayrıca sosyalleşmeden kaçmak, utangaç davranışlar sergilemek özgüven eksikliğine işarettir.
 

Yapılan araştırmalar özgüvenli çocukların hayatlarında daha başarılı olduğunu göstermektedir. Bu çocuklar yapamadıklarının da çalışarak-araştırarak üstesinden gelebileceklerinin farkındadır.
 

Özgüvenli çocuklar yetiştirmek için dikkat edilmesi gereken ise anne ve babanın olumlu iletişim dilini oluşturmasıdır. Çocuğu övgü ile desteklemek ancak bunda aşırıya kaçmamak önemlidir. Çocuğumuzu överken onun kontrol edebildiği durumlar üzerinden konuşmalıyız. Çocuğun hata yapmaktan korkmamasını sağlamak da özgüveni destekler. Onun yaptıklarını evde sergilemek, yaptığı elişi çalışmalarına değer vermek özgüven gelişimi açısından faydalıdır. Buzdolabının üstüne asılan resimler, dolaplara yapıştırılan etkinlikler çocuğun yaptıklarına değer verildiğini göstermektedir.  Yaşadığı hayal kırıklıklarında ona destek olmak, olumlu düşünmesini sağlamak, seçim yapmasına izin vermek ve sorunların üstesinden gelmesi konusunda ona alan açmak özgüveni geliştirir.
 

Onun yapabileceği işlerde bile sorumluluğu bizim almamız- sen bırak ben yaparım - şeklindeki yaklaşım ise özgüveni olumsuz etkileyen beceriksiz olduğunu düşünmesine neden olan son derece yanlış bir davranıştır. Başka çocukları örnek göstermek, o yapıyor sen neden yapamıyorsun imasında bulunmak özgüven için asla faydalı bir yol değildir. İyi niyetle de olsa sen artık büyüdün baskısı, anne-baba olarak yaptıklarımızı her an ileri sürerek beklentilerimizi sıralamak özgüven için asla fayda sağlamamaktadır.
 

İnce bir çizgi olan özgüven gelişimi çocuğumuzun yetişkinliği için atılacak önemli bir adım. Bu adımda çocuğun yolundaki engelleri ne biz kaldıracağız ne de ona yenilerini ekleyeceğiz. Yanında olmamızdan güç alarak ancak sırtını da bize dayamayarak özgüven konusunda yeterli olmasına yardımcı olacağız.