0

Bakanın sözlerinin gerçeğe dönüşmesi en büyük temennimiz olacaktır...

Türklerin Orta Asya'dan Anadolu'ya son gelişlerinde Selçuklu Türklerinin başbuğu Alp Arslan Malazgirt zaferi sonrasında askerlerine 'Size öyle bir vatan aldım ki; ebediyen sizin olacaktır' dedikten sonra bin yıllık Türk yurdu Anadolu'da alt yüz yıl hüküm süren Osmanlı İmparatorluğu'nun küllerinden yeniden yanan ateşte kınalı kuzuların al bayrak olduğu Çanakkale'den aldığı ruhla 'Kırk asırlık Türk yurdu, yabancı elinde kalamaz. Milletin istiklalini, yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır' diyen Gazi Mustafa Kemal Atatürk tarafından yakılan meşaleyle, milli mücadele başlatıldı. Yokluklar içinde yok olmaya mahkûm edilen bir milletin, dünyaya haykırışı, esarete ve haksızlığa başkaldırışı olarak Türkiye Cumhuriyeti Devleti kuruldu.

Aradan 100 yıl geçtikten sonra bugün yine Türk Milleti ve Anadolu, iç ve dıştaki düşman güçlerin aynı saldırısıyla karşı karşıyadır. Bunun için gün birlik olma günüdür; gün Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni ve Türk milletinin egemenliğini savunma günüdür. Gün millî varlığımızı güçlendirmek ve üniter devlete yönelmiş tehditleri bertaraf etme günüdür. Gün başkomutan Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün bizlere açtığı bu kutlu yolda, mücadelemizi kaldığı yerden aynı şuur ve heyecanla sürdürme günüdür.

Cumhuriyetin kurucusu Atatürk'ün en yakın silah ve kader arkadaşı hemşehrimiz İsmet İnönü'ye işgal altındaki bir milletin bağımsızlık mücadelesi verirken, göstermiş olduğu başarılar karşısında göndermiş olduğu telgrafların anlamının bugün içinde bulunduğumuz günlerde çok daha fazla anlam kazandığını görmekteyiz.

'Batı Cephesi Komutanı ve Genelkurmay Başkanı İsmet Paşa'ya

Bütün dünya tarihinde, sizin İnönü Meydan Muharebelerinde yüklendiğiniz vazife kadar ağır bir vazife yüklenmiş komutanlar enderdir. Milletimizin bağımsızlığı ve hayatı, dahiyane idareniz altında şerefle vazifelerini gören komuta ve silah arkadaşlarınızın kalp ve hamiyetine büyük güvenle dayanıyordu. Siz orada yalnız düşmanı değil, milletin ters giden talihini de yendiniz. İstila altındaki bedbaht topraklarımızla beraber bütün vatan, bugün en uzak köşelerine kadar zaferinizi kutluyor. Düşmanın istila hırsı,azim ve hamiyetinizin yalçın kayalarına başını çarparak paramparça oldu.

Adınızı, tarihin iftihar kitabesine kaydeden ve bütün milleti hakkınızda ebedi minnet ve şükrana sevk eden büyük gaza ve zaferinizi tebrik ederken, üstünde durduğunuz tepenin size binlerce düşman ölüleriyle dolu bir şeref meydanı seyrettirdiği kadar, milletimiz ve kendiniz için yükselme pırıltısı ile dolu bir geleceğin ufkuna da baktığını ve hakim olduğunu söylemek isterim. 01.04.1921

'Lozan'da Delegeler Heyeti Başkanı Dışişleri Bakanı İsmet Paşa Hazretleri'ne

Millet ve hükümetin zatıalilerine vermiş olduğu yeni görevi başarıyla sona erdirdiniz. Memlekete birbiri ardınca yaptığınız yaralı hizmetlerle dolu ömrünüzü bu defa da tarihi bir başarıyla taçlandırdınız. Uzun çarpışmalardan sonra vatanımızın barış ve istiklale kavuştuğu bu günde, parlak hizmetiniz dolayısıyla zatıalinizi, pek sayın arkadaşlarımız Rıza Nur ve Hasan Beyleri ve çalışmalarınızda size yardım eden bütün Delegeler Heyeti üyelerini şükran duygularımla kutlarım.

Gazi Mustafa Kemal

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı

Başkomutan'

13 Şubat 1931 günü Malatya tren garına gelen Mustafa Kemal Atatürk, Malatyalıları görmekten duyduğu memnuniyeti ifade etmek ve yapılan demiryollarının önemini belirtmek üzere Malatya Valisi Mehmet Tevfik Beye, dönemin Başbakanı İsmet İnönü'ye çekilmek üzere verdiği telgrafı şöyledir:

'Başvekil İsmet Paşa Hazretlerine, Yeni yapılan tren yolu ile Malatya'ya vardığım bu günde size takip ettiğiniz pek isabetli imar faaliyetlerinden dolayı, bir daha tebrik ve takdirlerimi arz ederim efendim. Malatya-13 Şubat 1931

Gazi Mustafa Kemal

Reisicumhur'

Atatürk'ün en yakın silah arkadaşı olmasının dışında İsmet İnönü, Türkiye Cumhuriyeti'nin 2.Cumhurbaşkanı, ilk başbakanı görevlerinde bulunan önemli bir devlet ve siyaset adamı olmasının yanı sıra aynı zamanda Malatyalı ve Malatya milletvekili olması Malatyalılar için çok önemli bir ayrıcalık ve gurur kaynağıdır.

Sevr'in yeniden hortlatıldığı, Lozan'ın tartışmaya açıldığı, Müslümanların ilk kıblesi olan Kudüs'ün işgal altında olduğu, peygamberimizin emanetlerini canından aziz bilip onları korumak için gözünü kırpmadan canını vermeyi göze alan bir Osmanlı paşasına hırsız deme saygısızlığının yapıldığı bu günlerde, ülkemiz dört bir yandan güvenlik, içeriden ihanet tehdidi altında iken bizler; vatanımızı, milletimizi, bayrağımızı her türlü siyasi endişelerden uzak sevmeliyiz onlara sahip çıkmalıyız. Çünkü; Türkiye Cumhuriyeti devleti, başta bin yıllık Türk yurdu olan Anadolu'da yaşayanların ve dünya Türklüğünün, dünya Müslümanlarının umudu, dünyadaki mazlumların hamisidir.

Haçlı zihniyetinin Türkleri ve Müslümanları Anadolu'dan çıkartmak için bin yıldır yapmış oldukları saldırıların devamına karşı verilen istiklal mücadelemizde 'Tam Bağımsızlık' ve 'Kayıtsız Şartsız Milli Egemenlik' meşalesinin yakarak bizlere bu güzel vatanı emanet bırakan Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu Atatürk'ün en yakın silah arkadaşı olan Mustafa İsmet İnönü'yü vefatının 44.yılında rahmet ve şükran ile anarken, Malatya Hükümet Meydanı'ndaki heykelinin kaidesinde yazılı olduğu gibi, 'Adın Temiz, Hatıran Aziz Kalacak' duygusuyla sahiplenelim.

Geçtiğimiz yıl Aralık ayında İnönü Üniversitesi tarafından düzenlenen Karaciğer Nakli Enstitüsü'nün Misyonu Çalıştayı'nda konuşan, Malatya milletvekili, Gümrük ve Ticaret Bakanı Sayın Bülent Tüfenkci'nin 'Cumhurbaşkanımız ile irtibat halindeyiz. Malatya'da onlara yakışır, hem İnönü hem Turgut Özal Müzesi'ni burada kısa bir sürede hayata geçirmek istiyoruz. İnşallah şehir buna katkı verirse aileleri de razı olursa, burada hem İnönü hem Özal Müzesi'ni yan yana, Türkiye'nin nereden nereye geldiği, demokrasi tarihi veya Türkiye'nin gelişmişlik tarihini gösterecek şekilde Malatya'ya kazandırmak istiyoruz.' sözlerinin gerçeğe dönüşmesi en büyük temennimiz olacaktır.

Geçmişi ile sorunlu ve Malatyalılık duygusu kaybolmuş birileri İnönü Stadı yıkılmak koşuluyla yaptırılan stadın adını 'Yeni Malatya Stadı' olarak ifade etse de, Malatyalılar bu stadın adının vefatının 44. yılında ahde vefa olarak geçmişte büyük başarılara sahne olan 'İnönü Stadı' olarak belirlenmesinin, şehrimizin değerlerinin geçmişten geleceğe taşınmasında fayda sağlayacağına inanmaktadır.

Kaynak: www.malatyahaber.com