Bilindiği gibi Eski Çağ'da Kilikia Bölgesi, günümüzde büyük ölçüde Mersin ve Adana illerini kaplayan geniş alanın ismidir. Aynı dönemde Kilikia, Tarsus'un merkez olduğu Ovalık Kilikia ve Seleukeia'nın (Silifke) merkez olduğu Dağlık Kilikia olarak ikiye ayrılır. Başta Tarsus ve Seleukeia olmak üzere Olba (Örenköy), Anemurion (Anamur), Elaiussa Sebaste (Ayaş), Korykos (Kızkalesi) gibi kentler, Kilikia'nın önemli yerleşimleri arasındadır.

Bölge arkeolojisi üzerine yayınlar, özellikle son yıllarda artış göstermiş, bilimsel dergiler, Kilikia üzerine birbirinden önemli çalışmalara yer vermiştir. Öte yandan yayınlanan kitaplar, bölgenin Eski Çağ ve Geç Antik Çağ çalışmalarında yeni bilgilere ulaşılmasını sağlamıştır.

Mersin Üniversitesi, Fen – Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü öğretim üyelerinden Doç. Dr. Erkan Alkaç'ın editörlüğünde çıkan yeni bir yayın, tam da Kilikia arkeolojisini konu almaktadır. Kilikia Araştırmaları I başlığıyla Doruk Yayımcılık tarafından bilim dünyasına kazandırılan çalışma, Eski Çağ ve Geç Antik Çağ'da Kilikia Bölgesi'ne dair makalelere yer vermektedir. Mersin Ü Arkeoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Murat Durukan'ın Arkeoloji Bölümü'nün bölge arkeolojisine katkılarını vurgulayıp yazarlara ve çalışmada emeği geçenlere teşekkür ettiği takdim yazısını, editör Doç. Dr. Erkan Alkaç'ın önsözü takip etmektedir. Kaleme aldığı önsözde Doç. Dr. Alkaç, Kilikia'nın geçirdiği tarihsel sürece kısaca değinerek kitabın içeriğini okurlara özetlemektedir.

Kilikia Araştırmaları I, dört bölümden oluşmakta, ilk bölümün başlığı 'Seramik ve Cam Üretimi', bölüm ve dolayısıyla kitabın ilk makalesini, Prof. Dr. A. Emel Erten'in 'Dağlık Cilicia'da Cam' başlıklı çalışması oluşturmaktadır. Prof. Dr. Erten, Dağlık Kilikia'da cam üzerine verileri ayrıntılı olarak değerlendirerek yeni ulaştığı sonuçları bilim dünyasına sunmaktadır. Prof. Dr. A. Emel Erten'in makalesini, Dr. İsmail Akkaş'ın 'Kilikia Bölgesi'nde Amphora Üretimi: Hellenistik'ten Geç Antik Dönem'in İçlerine Kadar' başlıklı makalesi takip etmektedir. Burada Dr. Akkaş, Kilikia üretimi amphoraları, üretim tarihleri, ihraç alanları ve form özellikleri bakımından incelemektedir.

Kilikia Araştırmaları I kitabının ikinci bölümü Mimarî konulu çalışmaları kapsamaktadır. Bölüm, Dr. Öğr. Üyesi Sabri Arıcı'nın 'Dağlık Kilikia'da Tapınak Planlı Bir Mezar' başlıklı makalesiyle başlamaktadır. Silifke - Kırobası'nda bulunan Tapınak Planlı Mezar'ın incelendiği çalışma, Kilikia'da yer alan benzer örnekleriyle karşılaştırma bilgileri de sunmaktadır. Mimarî bölümünde yer alan ikinci makale, Dr. İlkay Göçmen ve Prof. Dr. Murat Durukan'ın ortak çalışması olarak 'Cilicia Bölgesi'nde Tespit Edilen Köprülerin Kronolojik Gelişimi' başlığını taşımaktadır. Çalışma, Kilikia'da Eski Çağ'dan itibaren köprülerin kullanımı ve Bizans, Selçuklu, Osmanlı, Geç Osmanlı dönemlerinde söz konusu köprülerin kullanım durumları, mimarî özellikleri konusunda ayrıntılı bilgiler vermektedir.

Kilikia Araştırmaları Ikitabının üçüncü bölümü, 'Eski Çağ Tarihi Ticarî ve Kültürel İlişkiler' başlığını taşıyor. Prof. Dr. Murat Durukan ve Selin Uzuno(MA) tarafından kaleme alınan 'Kilikia Bölgesi'nde Yunan Varlığı Sorunu' adlı makale, bu bölümde yer alan ilk çalışmadır. Söz konusu ilginç çalışma, Eski Çağ kaynakları temel alınarak genel kabul gören bölge yerleşimlerinin Yunan kolonisi olmasının doğru olup olmadığını, arkeolojik verilerle ve yazılı kaynaklarla tartışmaktadır. Sonraki makale, 'Tepebağ Höyüğü'nün MÖ 2. Ve MÖ I. Binyılda Denizaşırı İlişkilerinin Kanıtları' ismini taşımakta ve Doç. Dr. Fatma Şahinile Doç. Dr. Erkan Alkaç tarafından yazılan bir çalışma. Makalede, Doç. Dr. Şahin ve Dr. Alkaç tarafından Adana kent merkezinde bulunan Tepebağ Höyüğünün çeşitli coğrafî merkezlerle ticarî ve kültürel ilişkileri incelenmektedir. Üçüncü Bölüm'ün son makalesi Doç. Dr. Hatice Körsulu'nun imzasını taşıyan 'Hellenistik Dönem'de Nagidos' adlı çalışmadır. Burada Doç. Dr. Körsulu, MÖ 7. yy ile MÖ 2. yy arasında yerleşim olan Nagidos'un Hellenistik Dönem'deki durumunu arkeolojik verilerle ortaya koymaktadır.

Kilikia Araştırmaları I kitabının son bölümü 'Hıristiyanlık' başlığını taşımaktadır. Dr. Murat Özyıldırım'ın 'Olba'nın MS V. – VI. yüzyıllardaki Dinî Kimliği Üzerine Düşünceler' başlıklı çalışması, bir piskoposluk merkezi olarak Kilikia kentleri içinde yer alan Olba'nın Geç Antik Çağ'daki güçlü Hıristiyan kimliğini ortaya koymaktadır.

Doruk Yayımcılık tarafından toplam 271 sayfa olarak birinci hamur kağıda basılan ve çizim, harita ve fotoğraflara da yer veren Kilikia Araştırmaları I kitabı, anlaşılacağı üzere Kilikia arkeolojisi araştırmaları ve konuya merak duyanlar için iyi bir kaynak kitap özelliği taşımaktadır. Hazırlık ve yayın aşamasında emeği geçenleri, editör Doç. Dr. Erkan Alkaç nezdinde kutlamak ve ilgililere bu eseri tavsiye etmek isteriz.