Bazen kendimizi bitkin, yılgın hissederiz. Tası tarağı toplayıp, her şeyi ve herkesi arkamızda bırakıp gitmek isteriz. Ya da elimiz kolumuz hiçbir işe kalkmaz. Hiçbir yere gitmek, kapı dışarı çıkmak istemeyiz. Yaptığımız işten hatta hayattan bile keyif almayız. Tükenmişlik sendromunun genel belirtileri olan bu durumlar hayat şartlarının bizleri zorlaması, stres seviyemizin artması sonucu yaşadığımız bir tür psikolojik sorundur.


Uzun saatler süren iş hayatı, ev ortamında süregelen koşuşturma ya da iş yükünün bir kişi üstüne yıkılması, sağlık sorunları olan bir kişiye bakma, toplumsal olarak üzücü olaylara sürekli maruz kalma gibi durumlar kişilerde tükenmişlik sendromuna yol açabilir. Kişilerin bu sendromu yaşadıklarını fark etmeleri bazen mümkün olmamaktadır.


Tıbbi olarak kabul gören bir tanı durumu olmamakla birlikte 1970'lerden itibaren kavram olarak geçmektedir. Tükenmişlik sendromu yaşayan kişiler günlük işlerini yapmakta zorlanacak derecede kendilerini yorgun hissederler. Çevrelerine herhangi bir faydaları olmadığını düşünerek hayata karşı karamsar bir bakış açısına sahip olabilirler. Tedavi edilmeyip; zamanla düzelir beklentisine girmek depresyon gibi ciddi psikolojik sorunlara neden olabilir.


Tükenmişlik sendromu genel olarak iş yaşamı ile ilişkilidir. Kişi kendisini iş hayatında başarısız, yetersiz hissederken, iş yaşamı dışında kendini keyifli hissedebilir. İş hayatında yüksek düzeyde strese maruz kalan bireyler ya da çocuk, yaşlı, hasta bakımı ile uğraşan kişilerde aşırı yorgunluğa bağlı olarak bu sendrom görülebilir.


Sürekli kontrol altında tutma ihtiyacı ve mükemmeliyetçilik kişilik özelliği de tükenmişlik sendromu riskini artırabilir.


Tükenmişlik sendromu yaşayan kişiler sosyal hayatlarından uzaklaşma eğilimi gösterirler. Bulundukları ortamdan uzaklaşmak, yalnız başlarına tatile gitmek gibi istekler oluşur. Aşırı durumlardan kişi duygusal boşluğunu doldurmak için yasaklı madde kullanımı veya aşırı yiyecek tüketimine yönelebilir.


Uzun süren durumlarda bağışıklık sistemi zayıflayarak kişi hastalıklara açık hale gelebilir. Tükenmişlik ayrıca depresyon ve anksiyete gibi sorunların gelişmesini kolaylaştırabilir.


İnsan hayatı boyunca pek çok stresli ve üzüntü verici olayla karşılaşabilir. Yaşanan stresli olayların bu sendromu ortaya çıkarmasını önlemek mümkündür. Yapılacak egzersizler kişinin sadece fiziksel sağlığını değil duygusal ve ruhsal sağlığını da olumlu etkiler.


Dengeli beslenme, Omega- 3 bakımından zengin olan besinleri tüketme bireylerin psikolojik olarak canlı hissetmesini destekler.


Sağlıklı uyku düzeni, uyku öncesi kafeinden uzak durmak, bir uyku ritüeli oluşturmak faydalıdır. Stresli ve üzüntülü dönemlerde çevreden yardım isteyebilmek ve destek almak tükenmişl


Stresli zamanlarda, bireylerin çevrelerinden yardım istemesi ve destek alabilmesi önemlidir.