Bugünlerde tartışılan bir konu var. O da kanunen yasak olan faaliyetlerin vergilendirilmesi…
Vergi Usul Kanunu uyarınca, kanuna aykırı olan faaliyetlerden elde edilen gelirin, vergiyi doğuran olayı ortaya çıkarması ve verginin konusuna girmesi durumunda vergilendireceği belirtilmiş. Öyle ki; vergiyi doğuran olayın kanunlarla yasak edilmiş bulunması mükellefiyeti ve vergi sorumluluğunu kaldırmaz (VUK md. 9/2).
RÜŞVET, UYUŞTURUCU TİCARETİ, KUMAR…
Kanunen suç olarak kabul edilen rüşvet, kaçakçılık, kumar oynatmak, tefecilik, uyuşturucu ticareti, sahtecilik, fuhuş vb. faaliyetler sonucu elde edilen gelir, vergiyi doğuran olay vukuu bulduğu takdirde ilgili vergi kanunları uyarınca vergilendiriliyor.
Ekonomik yaklaşım ilkesinin bir gereği olan bu uygulamada yasak faaliyetlerin vergilendirilmesi verginin eşitlik, genellik ve adalet ilkelerinin ekonomik hayata aktarılması olarak karşımıza çıkıyor. Ancak belirtmek gerekir ki kanuna aykırı olan tüm faaliyetlerin vergilendirilebilmesi mümkün değil. Vergilendirme ancak vergiyi doğuran olayın meydana gelmesiyle mümkün.
RE'SEN TARHİYAT
Uygulamada suç işleyen kişinin elde ettiği gelirin vergisini ödemek maksadıyla idareye kendiliğinden başvurması mantık olarak mümkün değil. Kanuna aykırı fiillerin tespiti halinde bu faaliyetlere ilişkin matrah tespitleri kayıt ve belgelere dayandırılamayacağından tarhiyat, re'sen tarhiyat şeklinde gerçekleşiyor. Ayrıca, gerektiğinde ihtiyati haciz ve ihtiyati tahakkuk uygulamalarına da gidilerek vergi alacağı güvence altına alınabiliyor.
EL KOYMA
Suç gelirlerinin vergilendirilmesi mümkün. Bu aşamada akıllara; 'zaten suça ilişkin gelir ve iratlara el konulması' geliyor. Bu noktada sorun yok. Ancak, el koyma yapılan suç ve suça ilişkin gelir ve de tespiti halinde daha önceki bir zamanda işlenmiş ve gelir elde edilmiş olanlar için; res'en tarhiyata gidilerek gelir tespiti ve vergileme yapılması ve de diğer kanunlar uyarınca müeyyide uygulanması mümkün.
VERGİLENDİRİLMİŞ KAZANÇ KUTSAL MI?
Yasak faaliyetlerin, yasal olanlar gibi vergilendirilmesi vergi adaletinin sağlanması bakımından önemli. Çünkü vergi adaleti, vergilendirmede genelliğin ve eşitliğin sağlanması ile gerçekleşiyor. Fakat bu konudaki çelişki, uygulamanın vergilendirilmiş kazanç kutsaldı ranlayışı ile bağdaştırıldığında ortaya çıkardığı manidar sonuç. Öyle ki; kanunlara göre suç olduğu kadar toplum vicdanında da kabul görmeyen kimi fiillerden elde edilen kazancın vergilendirilmesi, vergilendirilmiş kazanç kutsaldır sloganıyla zıt bir anlayışı beraberinde getiriyor!