Bilge Hacı Bektaş Veli, bilgiye, bilime çok büyük değer vermektedir. Bilgi okuyarak, araştırarak, gözlem ve inceleme yapılarak elde edilir. Bu nedenledir ki 'Daima iyiyi, güzeli, doğruyu öğrenebilmek için okuyunuz, okutunuz.' diyor Hacı Bektaş Veli. Edinilen bilgileri kötü amaçlar için kullanmanın yanlışlığı üzerinde durulmaktadır. Okumak, bilgi edinmek insanın ufkunu genişletir, zekasını geliştirir. Bunun için okuma ve okutma önerilmektedir. 'İlim kalesine sığınınız.' diyor, yüce bilge. Çünkü bilgi ve bilim, bireyi ve toplumu pek çok kötülüklerden, zararlı şeylerden, hastalıklardan korur. 'İlim, açıklıktır. İlmi, aziz tutan, hiçbir zaman küçülmez.' Bilim, doğruları, gerçekleri, bilinmeyenleri ortaya çıkarır. Bilim yolundan gidenler, sürekli yükselir, geri kalmaz.Hacı Bektaş'a göre, 'İlimden gidilmeyen yolun sonu karanlıktır.'

'Eline, diline, beline; aşına, işine, eşine sahip olmak' Bektaşi düşüncesinin, felsefesinin ve ahlakının olmazsa olmazıdır. Elinle kötülük yapmayacaksın yani çalıp çırpmayacaksın, canlıya kıymayacaksın. Dedikodu, yalan söyleme, kov, çekiştirme gibi davranışlardan uzak duracaksın, yani dilinle kötülük etmeyeceksin. Cinsel suçlardan, taciz gibi iğrençliklerden kaçınacaksın. KENDİN ÇALIŞIP KAZANACAKSIN, ALIN TERİNLE KAZINDIKLARINI YİYECEKSİN. İşsiz güçsüz dolaşmayacaksın. AŞINA HARAM KATMAYACAKSIN. Eşini, aileni koruyacaksın.

Nerede, hangi makamda olursan ol, hoşgörülü ve adil olacaksın.

Hacı Bektaş Veli ve öğrencileri, Bektaşi ozanları tutucuları, yobazları, çakma din insanlarını sevmez; onlarla alay eder, onları taşlar. Söz gelimi 17.Yüzyıl Bektaşi ozanı Teslim Abdal şöyle diyor bunlar için:

Mollayım dersin, yazdığın okunmaz;

Gerçek olanın kara yüzü olmaz

Mümin olanın da çiğ sözü olmaz,

Hocan kimdir, kimden dersin aldın sen?

***

Kilisede puta dönsün,

Ters nallanmış ata dönsün,

Uyuz olmuş ite dönsün,

Bize taş atıp ürenler

Hacı Bektaş Veli, tıpkı Yunus gibi, Ahi Evren gibi Türkçecidir. Bu nedenledir ki Bektaşi tekkesinde eğitim görenler, bu tarikata bağlı olanlar hep Türkçecidir. Yazdıkları, söyledikleri, okudukları terimler, gülbenkler, nefesler, ilahiler Türkçedir.

16. yüzyılın ünlü Bektaşi ozanı Kul Himmet'in Yayla Güzeli adlı şiirinden iki dörtlüğü örnek aldık.. Ne kadar temiz Türkçe ile söylenmiş:

Bu gün dost ilinin yurduna vardım,

Bu yaylanın güzelleri gelmemiş.

Nazlı sevdiğimin yurduna vardım,

Bu yaylanın güzelleri gelmemiş.

Arap atlarına dursun beyler,

Bize geldi garip bülbül ünleri.

Çifte çifte konan sehil evleri,

Bu yaylanın güzelleri gelmemiş.

Bektaşi ozanları, zaman zaman yoksul halkın özlemlerini gülünç ve alaylı biçimde dile getirmek; kötü ahlaklı kimseleri kınamak, yermek amacıyla da şiirler yazıp söylemişlerdir. Bu taşlama şiirler de yalın, temiz, anlaşılır bir Türkçe ile yazılıp söylenmiştir. 14. Yüzyılın ikinci yarsında yetişmiş Kaygusuz Abdal'dan bir örnek:

Atmaca beslerim, şahine nisbet,

Alır mahir beyler, ona ne minnet,

Birini bir ata veririm elbet,

Bazı ahmaklara çaylak satarım.

Baktım ki kesede kalmadı para,

Tellallık ederim, durmam avara.

Pazarcıbaşı koymaz ise pazara

Çıkar kenarlarda maşlak satarım.

Hacı Bektaş Veli, Anadolu'da sömürüye, bağnazlığa, kötü yönetime karşı duruş sergilemiş devrimci bir düşünce insanıdır. Türklüğü ve Türkçeyi korumada çok önemli çabaları olmuş, insanı temel almış; tüm canlıları sevmiş bir sevgi insanıdır. Doğa sevgisini dile getiren şu sözü bizlere de bir uyarı niteliğin taşır:

GÖK AĞLAR, YER GÜLER, GELEN YAĞAR, YERDEN BİTER.

Der ki bilge insan: Gökten yağmur yağdıkça toprak güler. Yağmur toprağa değdikçe toprak kabarır, canlanır, tavlanır. Bu nedenle yağmurun yağması önemlidir. Yaşam için su ve toprak gerek. Yağmur hem bitkilerin yetişmesini sağlar, he de yer altı sularını besler. Doğayı talan etmeyelim, koruyalım. Toprağı ve suyu doğru kullanmak, israf etmemek, ona sahip çıkmak gerekir.

Türkçü, toplumcu, Türkçeci, devrimci, sömürü düzenine karşı olan Hacı Bektaş Veli'nin ardıllarından Çelebi Vehyettin, Kurtuluş Savaşı günlerinde Alevi yurttaşlara yayımladığı bir genelge ile söyle diyordu: 'Sizin mutluluğunuzu düşünenler, sizi kölelikten kurtaracak olanlar TBMM Başkanı ve tümünüzün büyüğü Mustafa Kemal Paşa'dır.'

Özünde halkçı, devrimci ve sömürüye karşı olan Bektaşilik, Kurtuluş Savaşı günlerinde Türk halkını yok olmaktan, yurdu tarihten silinmekten kurtaracak olan Atatürk'ün yanında yer almıştır.

Sözü Hacı Bektaş Veli'nin dizeleriyle noktalayalım:

HARARET NARDADIR, SACDA DEĞİLDİR,

KERAMET HIRKADA, TACDA DEĞİLDİR.

HER NE ARARSAN, KENDİNDE ARA,

KUDÜS'TE, MEKKE'DE, HACDA DEĞİLDİR.

1271'de yaşama veda eden Türk bilgesi Hacı Bektaş Veli'yi ölümünün 750. Yılında saygıyla anıyoruz. Ruhu şad, mekanı cennet olsun.

---------------

Bu yazının hazırlanmasında başvurulan yapıtlar:

· Abdülbaki Gölpınarlı, Manakıb-ı Hacı Bektaş Veli

· Cahit Öztelli, Bektaşi Gülleri

· Adnan Yılmaz, Küçük Asya'nın Kır-Şehri

· Rıza Zelyut, Hacı Bektaş Veli

· Ali Sümer, Hacı Bektaş Veli'nin söyleyişleri