Herkesin herkesimden hakkına özen göstermesi şarttır. Toplumsal huzurun ve saygının temeli kendimize yapılmasını istemediğimizin başkasına yapılmamasıdır. Böylece karşılıklı sevgi, saygı ve anlayışla toplumsal huzur sağlanmış olacaktır. Elbet her bireyin kendince fikir ve düşünceleri olmalı, olmalı ki o toplum kendi ihtiyaçlarını gözetebilesin..
 

Bizleri olgunlaştıracak halimizi güzelleştirecek davranışlarımızı duygularımızla da renklendirerek geleceğe tatminkar emanetler bırakabilmeliyiz. Sorumluluklarımız haricinde daha fazla gayret ve çaba sarfederek mesuliyetlerimizi unutmayarak kalıcı ve olumlu imareler bırakabilmeliyizdir. Fakat esasında mesul olduğumuz öncelikli kişilerin rızalarını kazanarak, birbirimize karşı müsamahalı olabilmek gerekir.
 

Ailelerimizin üzerinde sorumluluklarımızı yerine getirerek, onların bizlerden olduğu kendilerinin rızalarının tatminkarlığı iç huzuru ve başarıyı getirecektir. Huzurun olduğu ortamda hedeflenen her şey başarıyla sonuçlanacaktır. “İyilik adaletini kimseye karşı bozma” düşüncesiyle daima hareket edebilmeliyizdir.
 

Özen göstereceğimiz yaşamımızda o kadar fazla şeyler oluyor ki önceliklerimizi doğru yapmamız gerekir. Elbet herkesi memnun edemeyeceğizdir lakin pozitif hissiyatımızla kendimize de zarar vermeden seviyeli, idame ettirebilmeliyizdir. Çoğu kez gayretin nerede başlayıp sonrasında hırsa döndüğünü karıştırıyoruz.
 

Manen rüştünü ispatlamanın, seçilmişliğin neticesi olarak görmeyip, yaşamboyu sürdürelecekmişcesine kabullenerek huzurumuzu bozabilecek tüm negatif duygu ve düşüncelerden kendimizi arındırabilmeyi öğrenmeliyizdir. Her canlının bu evrende anlatacak bir hikayesi vardır. Anlamlı her şey pozitif karşılık bulacaktır.
 

Bazı ideolojik ve felsefi akımların dayatmasıyla istenç dışı gelişen olaylara bakış açımız değişmeye yüz tutsa da insan, özünü unutmayarak inandığı şekilde hayatına yön verebilmelidir. Eğitimli olmanın artısıyla yaşamımızdaki deneyim ve tecrübelerle kişisel karakterimizi olgunlaştırabilmeliyizdir. Tercih daim insanın kendindendir.
 

Sosyal statüsü önem arz etmeksizin her insan saygıyı, sevgiyi, merhameti, şefkati hakeder. Önemli olan bunların farkındalığıyla özen gösterebilme tutarlılığıdır. Değer görmek istiyorsak değer vermeliyizdir. Yanlış tercihlerin gelecekte bizlere faturası yaşamca çok ağır ödettirilecektir. İnsanın itibarı davranışları ve sözleriyle öncelik kazanır.
 

Herhangi bir ayıbı, hatayı veya bir kabahati dile getirmek istediğimizde öncelikle kendimizden pay biçerek söz ve harekette bulunmaya özen göstermeliyiz. Hassasiyetlerimizi hissiyatlarımıza yansıtarak doğrulara erişebileceğimizdir. Her bilinenin doğru olmadığı mantıksal muhakkak açıklaması olduğudur.