Çağımız dünyasında yaşanan işsizlik olgusu, ülkeden ülkeye, ülkelerin gelişmişlik, sanayileşme ve büyüme düzeylerine göre mevsimlere, ekonomik koşullarına bağlı olarak farklı kavramlar kullanılarak tanımlanmaktadır.

Gelişmişlik, sanayileşme ve büyüklük düzeyleri ne olursa olsun, dünyanın tarihi gelişiminde tüm ülkelerde işsizlik sorunu yaşanmaktadır. Ancak ülkelerde yaşanan işsizlik bir sorun olmasına rağmen her ülkede gelişmişlik düzeyine, sanayileşme düzeyine, tarım sektörünün büyüklüğüne, aile şirketlerinin kültürüne ve yaygınlığına, demografik yapısı ile ailenin geçimini sağlamadaki anlayışlara ve bu özelliklere göre oluşmuş istihdam yapısına bağlı olarak farklı özelliklerde ortaya çıkmaktadır.

İşsizlik olgusunda yaşanan en önemli özellik hesaplanabilen 'açık işsizlik' ile belirgin olarak ifade edilmediği için hesaplanamayan 'gizli işsizlik' şeklindeki yapıdır. Bu yapının yanısıra mevsime bağlı 'mevsimsel işsizlik' ile isteme bağlı iradi olarak ortaya çıkan 'gönüllü işsizlik' veya istem dışı koşullardan kaynaklanan 'gönülsüz işsizlik' kavramları ile ifade edilen işsizlik olguları da söz konusudur.

Genelde ortaya çıkan işsizlik olgusunu ifade eden başlıca işsizlik türleri kavramları şunlardır: Açık işsizlik, gizli işsizlik, gönülsüz işsizlik, gönüllü işsizlik, mevsimlik işsizlik, teknolojik işsizlik, bölgesel işsizlik ve yapısal işsizlik. Yarın ki yazımda işsizlik türlerini ifade eden kavramları açıklayacağım.