AK Parti ve MHP'nin birlikteliğiyle, 2016 yılında anayasa referandumuyla oluşturulan Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemiyle ilgili ilk uyum yasası TBMM'de kabul edildi. 'İttifak Yasası' olarak adlandırılan anayasa değişikliğine uyumu sağlayan yeni yasa, Türkiye'deki siyaset zeminini ve kurallarını değiştirmiştir.

İttifak yasasına göre seçim barajı devam edecek, ancak ittifak eden siyasi partilerin ittifak listesi seçim barajını aştığı takdirde ittifaka katılan partiler de barajı aşmış sayılacak. Bu düzenlemeye göre, siyasi partilerin ittifak kurma yolu hem kolaylaşmış hem de barajı aşma imkanı bulamayan partilere dolaylı yoldan barajı aşma olanağı sağlanmıştır.

Bu yasal düzenlemenin ardından, siyasi partiler kanunu ile seçime ilişkin kanunlarda anayasa değişikliğine uyum amacıyla, bazı değişikliklerin yapılması beklenmektedir. Bu konuda partilerin nasıl tavır takınacakları önemlidir. İttifak yasasının oluşumunda birlikte çalışan AK Parti ve MHP'nin ittifakı, taraflarca açıkça her vesileyle ortaya konulmaktadır. Şimdi tartışılan konu, AK Parti ve MHP ittifakına hangi partilerin katılacağı, hangi partilerin ise nasıl bir ittifak oluşturacakları ile ilgilidir.

Büyük Birlik Partisi, AK Parti ve MHP ittifakına katılacağını açıkça belirtmektedir. Bu açıklama AK Partide karşılık bulmakta, ancak MHP'nin tutumu hala açıklığa kavuşmamıştır. Diğer taraftan AK Parti için önemli seçmen kaymasına neden olabilecek özelliklere sahip olan Saadet Partisi kendi adına liste düzenleyerek seçime katılacağını açıklamaktadır. Bu konudaki handikap, yüzde 10 barajını aşamamış Saadet Partisinin seçimde etkin olabilmesi için yüz bin imza toplayıp cumhurbaşkanı adayı gösterip gösteremeyeceği konusudur.

Milli ve yerli ittifak adı altında ittifak hedefleyen AK Parti-MHP ittifakı, cumhurbaşkanının ilk turda seçilmesi için gerekli olan yüzde 50 + 1'in sağlanıp sağlanamayacağıyla ilgilidir.

AK Parti MHP ittifakına muhalif ittifakların başarı şansı, önümüzde yapılacak ilk seçimlerde kamuoyu oluşturmada önemli rol oynayacaktır. Bu konuda yukarıda belirttiğimiz üzere cumhurbaşkanı adayı gösterebilmek için yüz bin imza toplaması gereken Saadet Partisi dışındaki diğer iki parti, İYİ parti ile CHP muhalefet sürecinin odak noktasını oluşturmaktadır. İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener aday olacağını açıklamıştır. İYİ Partinin de handikabı yüz bin imza toplamasıdır. Yüz bin imza toplaması söz konusu olmayan CHP ise nasıl bir ittifak yolu izleyeceğini henüz açıklamadığı gibi, bu konuda ittifaka hazır olup olmadığı tartışılmaktadır. CHP'nin cumhurbaşkanı aday belirleme süreci ile ittifaka ilişkin yol haritası aynı zamanda Türkiye'nin gelecekteki siyaset haritasının belirlenmesinde etkili olacak. CHP'nin duruşunun açık olmaması özellikle AK Partiyi endişelendirmektedir. Parlamentoda temsil edilen HDP'nin duruşu, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin geleceğinin anahtarı olacaktır.

Bu konu ne kadar tartışılırsa tartışılsın AK Partinin duruşu geleceğin yapılanmasında belirleyici olacak.