Toplumsal dinamik; 'devlet sektörü', 'özel sektör' ve üçüncü sektör olarak bilinen 'sivil sektör' den oluşmaktadır. 20'nci yüzyılın ikinci yarısından itibaren sivil sektör kapsamında toplumsal sorunların çözümünde etkin faaliyetler gerçekleştirilmektedir. Bu faaliyetlerden birisi hem sosyal değer hem ekonomik değer yaratan sosyal girişimciliktir.

Özel sektör tarafından kurumsal sosyal sorumluluk olarak tanımlanan sosyal girişimcilik; toplumsal amacı ağır basan ve bir sosyal faaliyet alanı olarak sivil sektör kapsamında farklı alanlarda yaygınlaşmaktadır. Bu bağlamda sivil sektörün 'sosyal ekonomi' boyutu olarak tanımlanan sosyal girişimcilik faaliyetlerinde uygulanan iş modelinin oluşumu bu bağlamdaki faaliyetlerin yürütülmesinde önemli bir işleve sahiptir.

Sosyal girişimler hem yapıları hem faaliyetleri itibariyle farklı niteliklere sahip birer organizasyondurlar. Sosyal girişimler bir organizasyon olarak değerlendirildiğinde, kurumsallık ilkeleri ve yönetsel reflekslerin sürdürülebilir olması gereklidir. Bu kapsamda sosyal girişimler kamu ve özel sektör kuruluşların eksik kaldığı alanlarda sosyal ve ekonomik anlamda sürdürülebilir şekilde dönüşümü sağlaması amacıyla sözkonusu sektörler ile ilişkilendirilmeleri gerekir.

Sosyal girişimlerin kamu ve özel sektör kuruluşları ile ilişkilendirilmeleri sosyal sorumluluk bağlamında ortak projeler geliştirilerek oluşturulacak işbirliği ile sağlanabilir. Sağlanacak işbirliği sosyal girişimlerin büyük ve geniş bir alanda faaliyetlerin önünü açacağı için manevi tatmin sağlayan gönüllülük yanısıra tam veya kısmı istihdam olanakları da artar.