Bilindiği gibi, vergi dairesi tarafından, vergi mükellefiyet kaydı geriye doğru resen açılarak böylece geçmişe yönelik beyanname, bildirim, defter tutma vb. mükellefiyetler talep edilebilmektedir. Geçmişe yönelik vergi kaydının açılması Gelir İdaresi tarafından EVDO veya VEDOP bilgileri esas alınarak resen yapılabilmektedir. Ne var ki, Gelir İdaresinin EVDO sisteminden 'vergi kimlik numarası ile araç bilgilerini sorgulama yöntemi ile vergi kayıtlarının sorgulaması hukuken sakıncalı durumlara neden olabilmektedir. Çünkü, vergi dairesinin kendi bilgi sisteminde yer alan vergi kimlik numarası ile sorgulamalar her zaman ticari kazanç elde edilmiş olduğuna karine teşkil etmez. Ticari, zirai veya mesleki faaliyetleri nedeniyle vergi kayıtlarının açılabilmesi için mutlak surette tespit zorunludur. Salt, vergi dairelerinin EVDO veya VEDOP bilgileri baz alınarak vergi mükellefiyetinin tesisi hukuki yönden birçok sorunlara neden olabilmektedir. Uygulamada bu gibi durumlarda, vergi idaresi yaklaşımı ile vergi yargısının bakış açısı farklı şekillerde ortaya çıkmaktadır.

Öncelikle, ticari, zirai ve mesleki faaliyetlerin tespitinde ticari faaliyetin bütün unsurları ile kavranması ve saptanması zorunludur. Vergi idaresinin kendi bünyesinde oluşturduğu mali bilgilerin idare lehinde yorumlanarak geçmişe yönelik vergi kaydının açılması mükellefleri maddi ve manevi yönden zor durumlara sokabilmektedir. Gelir getirici faaliyetlerin somut olarak tespiti ticari faaliyetin normalin üzerindeki bir yoğunlukta gerçekleştirilip gerçekleştirilmediğinin tespiti zorunludur. Özellikle, oto alım satım faaliyetlerinde bu faaliyetin normalin üzerinde bir sıklıkta olup olmadığının, bu faaliyetlerin ticari bir amaçla mı yapıldığının ortaya konulabilmesi için idarece araçların kime, kaça ve hangi tarihte satıldığının ayrıntılı bir şekilde belirlenmesi gerekecektir. (1)

Bu gibi durumlarda mükellefler geçmişe yönelik mükellefiyet tesisi ile mağdur olabilmektedirler. Bu konuda son yıllarda oto alım satımı yapanlar, arsa, bina vs. emlak alım satımı yapanlar geçmişe yönelik vergi kaydı açılarak önemli ağır vergisel yükümlülükler altında kalmaktadırlar. (GVK md.1, 2, 37).

Öncelikle, belirtelim ki, geçmişe yönelik vergi mükellefiyetinin açılabilmesi için bu konuda mükellefin faaliyetinin somut olarak tespiti zorunludur. Yapılan tespitlerin somut ve tutarlı olması zorunludur. Aksi takdirde düzenlenen yoklama fişi veya tutanak geçerli olamaz. Vergiye tabi faaliyetin açıkça tespiti gerekecektir. afaki ifadelerle geçmişe yönelik ticari veya mesleki faaliyetin olduğu yönündeki muhtelif iddialar vergi kaydının açılmasını gerektirmez. Özellikle geçmişe yönelik vergi kaydının açılmasını zorunlu kılan yoklama fişlerinde olayın somut bir şekilde tespiti ve sonuçlandırılması zorunludur. Geçmişe yönelik mükellefiyet kaydının açılması işleminden mükellefin mutlak surette bilgilendirilmesi zorunludur. Bu konuda mükellefe ayrı bir tebligat yapılarak vergi mükellefiyet kaydının açıldığı yazılı olarak bildirilmelidir. Çünkü, geçmişe yönelik vergi kaydının açılması mükelleflere özellikle e-beyan özel usulsüzlük cezaları yönünden ciddi ve ağır cezalar ile karşı karşıya gelmesi sonucunu ortaya koymaktadır.

Buna göre, 2013 yılında bir mükellefe tebliğ edilen yazı ile 2008 yılından itibaren araç alım satım yapmış olduğu iddiasıyla vergi kaydının açılması yönündeki teklif yazısı nedeniyle mükellef, son 5 yıl için toplam özel usulsüzlük cezası olarak (e-beyan) 60x560,00 TL= 33.600,00 TL özel usulsüzlük cezası ile karşı karşıya kalacaktır. Geçici vergi yönünden ise, 20x560,00TL=11.200,00 TL özel usulsüzlük cezası kesilmektedir. Gelir vergisi yönünden ise, 5x560,00 TL=2.800,00 TL özel usulsüzlük cezası kesilmektedir. Toplam olarak, kesilen cezalar 47.600,00 TL özel usulsüzlük cezaları olarak karşımıza çıkmaktadır. (Bkz. VUK md. 355)

Sonuç olarak geçmişe yönelik vergi kaydının açılması ile ilgili öneride düzenlenen yoklama fişleri veya tutanakların tutarlı olması gerekecektir. ayrıca, vergi dairesi tarafından kesilecek özel usulsüzlük cezaları hakkında takdir komisyonu kararı ile takdirlerin yapılması da önemli bir işlemdir. Takdir komisyonlarına bu gibi durumlarda önemli görevler düşmektedir. Takdir komisyonlarının böyle bir takdir işlemleri sırasında olayı yeterince kavraması gerekmektedir. (VUK md.31,74)

Yargıya intikal eden benzeri bir konuda verilen kararın gerekçesi aynen şöyledir:

'….

Bu durumda, işi bırakma bildiriminde bulunduktan sonra pazarcılık faaliyeti nedeniyle adına yeniden gelir vergisi mükellefiyeti tesis edildiğinden haberi bulunmayan davacının ilgili dönem beyannamelerini geriye dönük olarak elektronik ortamda vermesi mümkün bulunmadığından kesilen özel usulsüzlük cezalarında hukuka uyarlık bulunmamaktadır.' (2)

Sonuç olarak, geçmişe yönelik mükellefiyet kaydı açılması ile ilgili işlemlerin mükellefler üzerinde yarattığı olumsuz etkiler dikkate alındığında idarenin bu konuda mükellefler lehine hareket ederek tebliğ tarihinden sonra ileriye yönelik olarak mükelleflerden beyanname istemesi gerektiği daha doğru olacaktır. (3) Geçmişe yönelik kesilen e-beyan özel usulsüzlük cezaları vergi adaletini olumsuz yönde etkilemektedir. (4) Yüksek özel usulsüzlük cezaları, geçmişe yönelik vergisel mükellefiyetler, geçmişe yönelik SGK kayıtlarının açılması, geçmişe yönelik emekli mükelleflerdeki %15 sosyal güvenlik destek prim kesintileri, vs. yükümlülükler mükellefleri maddi ve manevi yönden ağır yüklerle karşı karşıya getirmektedir.

---------------------------

(1) Konya Vergi Mahkemesinin, 17.05.2012 gün ve E:2012/301-K:2012-652 sayılı kararı. Ayrıca, Konya Bölge İdare Mahkemesinin, 5.10.2012 gün ve E:2012/1048-K:2012/903 sayılı kararı.

(2) İzmir 1. Vergi Mahkemesi kararı, 16.10.2012 gün ve E:2012/701-K:2012/1325 sayılı karar.

(3) Benzeri bir olay nedeniyle kendisine geçmişe yönelik 2010, 2011 yıllarında araç alım satımı nedeniyle vergi kaydı açılan mükellefin açtığı dava kabul edilmiştir. (Bkz. İzmir 1. Vergi Mahkemesi kararı, E:2013/171-K:2013/611 sayılı karar. Karar tarihi: 10.05.2013). Aynı paralelde bir başka karar ise, Konya Vergi Mahkemesinin 17.5.2012 gün ve E:2012/301-K:2012/652 sayılı kararları.

(4) Bkz. BİNGÖL Ozan, 'Geçmişe yönelik mükellefiyet tesisi ve neticeleri', 05.07.2013 gün, www.muhasebetr.com