Koltuğa oturup dinlemeye başladığınızda kendinden büyük hayallerini görüyorsunuz... Girişimciliği ve söylemleri bürokrasinin çokta el üstünde taşıyacağı bir tip değil. Girişimcilik ruhu, ekmeği nasıl işleyeceğinden belli. Zaten ailenin ilk işi de ekmek. O da ekmeğini taştan çıkaracak kadar çalışkan ve disiplinli…
Türkiye-Çin Halk Cumhuriyeti ile mevcut ticari ve ekonomik ilişkilerinde Türkiye aleyhine büyümeye devam ederken, bunu tersine çevirecek hedefi Türkiye-Çin İş Geliştirme ve Destekleme Derneği Başkanı İhsan Beşer'den geldi. Beşer, ticaret açığı bulunan Çin ile başta maden, gıda olmak üzere birçok alanda ihracat yapabileceklerini belirterek, '2.5 milyar olan ihracatımızı 6 milyar dolara çıkarmak için yeni yol haritası koymalıyız' diyor.
Çin'e yapılan ihracatı doğru bir planlama ile kısa sürede 6 milyar dolara çıkarabileceklerini anlatan Beşer, Haziran ayının son haftasında Türkiye'nin ev sahipliğinde gerçekleştirecekleri Demir İpek Yolu Ülkeleri buluşmasında lojistik üs avantajını kullanarak 3 milyar olan ihracat hedefini 6 milyar dolar hedefine çıkartmak için zemin yaratacaklarını söylüyor.
Beşer, yeni dönemde Çin'e yönelik hangi ürünlere talep olabileceğini de değerlendirirken, 'Süt ve süt tozu ürünleri anlaşması yeni yapıldı. Süt tozuyla beraber artık Çin pazarına peynirin de girmesi için çalışıyoruz. Bu ürünü eğer şimdi tanıtmaya başlarsak 2-3 sene içerisinde pazarda ciddi manada bir ihracat kalemi olur' ifadelerini kullandı.
Özellikle peynir için iddialı bir çıkış sergileyen Beşer, bunun için zamana ihtiyaç olduğunu belirtiyor. Kiraz ihracatını nasıl başardıklarını anlatırken, yaşadığı zorlukları da dile getirmeden edemiyor.
'Çin'in yılda 1 milyar doların üzerinde kiraz ithalatı var. Bunun büyük miktarını Şili'den karşılıyor. Biz Afyonkarahisar'dan ihracat yaptık. Türkiye'nin her yerinden kiraz ihracatı yapılabilir. Böylece üreticimiz dalında kazanırken, ülkemize de döviz kazandırma şansımız olacak.'
Beşer, Haziran sonunda Çin'den başlayıp Türkiye üzerinden Avrupa'ya uzanan Demir İpek Yolu üzerindeki lokomotif sektörleri ve yeni pazarları incelemeye alarak, zirveye önemli isimlerin katılacağını aktarıyor.
Zirveye Demir İpek Yolu güzergahındaki ülkelerden işadamlarının da davet edileceğini hatırlatarak, 'Korona virüs salgınının ticarette Türkiye için büyük bir fırsat penceresi açtı. Bu fırsatı ülke olarak çok iyi kullanmalıyız' ifadelerini kullanıyor.
Türk işadamlarının Çin'e satabileceği ve yararlanacağı fırsatları tek tek analiz ettiklerini aktarırken, hemen elinize bununla ilgili dokümanları tutuşturuyor. 'En çok iş yaptığımız alanlar maden, gıda, e-ticaret, enerji, müteahhitlik, turizm ve lojistik olarak öne çıkıyor. Çin'den büyük firmaların temsilcilerinden oluşan büyük alım heyetleri bu zirveye gelecek. Buradaki amacımız İpekyolu üzerindeki ülkelerin lokomotif sektörlerindeki firmaların bir araya gelmesine olanak yaratarak yüz yüze yapacakları görüşmelerle yeni ortaklıklara zemin hazırlayacağız.
Çin vatandaşları, incir, fındık ve Antep fıstığını çok tüketiyorlar. Çinli turistlerin tatilleri boyunca 10 bin doları bulan bir harcamadan söz ediyoruz. Tarih ve doğa turizmini sevdikleri için bu noktada fırsatlar sunan Türkiye'yi tercih edebilirler. Virüs öncesi Çin, Türkiye'den en çok mermer ve maden alan ülke durumundaydı. Ancak pandemiyle alım azalmıştı. Çin bu arada stokları tüketmiş oldu. Şimdi yeniden Türkiye'den ciddi alım ve ortaklıklar söz konusu. Kapanan kanallar yeniden açılıyor.'
5 gün sürecek olan Demir İpek Yolu Ülkeleri Zirvesinde 5 ana sektör altında yapılacak. Maden, gıda ve tarım, enerji, e-ticaret ve bilişim ile müteahhit hizmetleri ve turizm ve lojistik konuları işlenecek.