Türkiye'nin Rusya'dan satın aldığı s-400 füzeleri ile ilgili ABD'nin aldığı yaptırım kararında siyasilerin yanı sıra bir kaç bürokratın da yaptırım listesine alınması dikkat çekmişti. O bürokratlardan biri halen yaptırım listesinde ancak Türkiye'nin Türkiye vizyonunu uygun en stratejik kurumlarından biri olan Cumhurbaşkanlığı savunma sanayi başkanlığından merhum Necmettin Erbakan'ın ağır sanayi hamlesi için kullandığı 'Fabrikalar Kuran fabrika kuracağız' sözünü gerçekleştiren Kardemir'in başkanı. Hani 'Coğrafya kaderdir' derler ya 'Karabük deyince akla Kardemir, Kardemir deyince akla Karabük' geliyor. Demir'e göre 'Çaresizlik ve sıkıştırılmışlık hissinin aşılması gerekiyor' Karabük için yeni hedef dünyaya açılmak…
Yazarımız Fehmi Çalmuk, KARDEMİR Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. İsmail Demir'le...
Önceki gün Ekonomi Muhabirleri Derneği'nin düzenlediği bir buluşmada Profesör Doktor İsmail Demir'i dinledim. İster istemez Savunma Sanayinden Kardemir'e yönetim kurulu başkanı olmak Süper Lig'den 1 lige inmek gibi bir şey gibi gelebilir.
(Bu arada Karabük Kardemir spordan ağzı çok yandı Kardemir yönetiminin. İsmail Demir'e göre çalışma arkadaşlarının bu konuyla ilgili 'uzak durmak fikri' var. Daha çok alt yapı ve gençlerin spor hayatında hazırlanmasından rol oynayacaklar) Ancak bu karar Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın stratejik vizyonunun bir eseri. Erdoğan, fabrika kuran fabrika olan Kardemir'i artık üst lige taşıma, demiryolu ulaşımı başta olmak üzere ray ve tekerlek üretiminde dünya devi yapma niyetinde.
Ham çelik üretim tonajının 2,5 milyon ton seviyelerinden 3,5 milyon tona çıkartarak 5 yılda 1,5 milyar doları bulacak yatırım hedefleniyor. Bu nedenle Prof. Dr. İsmail Demir Kardemir'in başında. Demir, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın vizyonunu şu sözler ile açıklıyor:
'Cumhurbaşkanımızın Kardemir'e vermiş olduğu değer, ülkemizin sanayi ve ekonomik kalkınması açısından kritik bir role sahiptir. Bu destek, Kardemir'in sadece bir sanayi kuruluşu olmanın ötesinde, ulusal ve uluslararası alanda rekabet edebilirlik gücünü artırarak Türkiye'nin sanayi potansiyelini daha da geliştirmesine katkı sağladığı gibi bu desteği, yerli üretimin teşvik edilmesi ve istihdamın artırılması gibi stratejik hedeflerimizi ve ülkemizin sanayideki önemli konumunu korumasına yardımcı olmaktadır.'
Demir, basın toplantısında ser verip sır vermediği bazı konu başlıkları var. Anlaşılan Kardemir demir çelik üretiminin dışında yeni metal alışımların üretimi için kolları sıvadı. Bu anlamda ARGE faaliyetleri için yatırımlar yapılacak. Elbette ki Demir'in Savunma Sanayi yöneticiliği KARDEMİR için bulunmaz nimet. Demir bu konuda şunları söylüyor:
'Kardemir, demir ve çelik üretimindeki uzmanlığıyla başta savunma sanayi olmak üzere nitelikli alaşım ihtiyacı olan kritik sanayi alanlarının ihtiyaç duyduğu yüksek 5 kaliteli malzemelerin tedarikinde önemli bir role sahiptir. Kardemir'in büyük ölçekli üretim kapasitesi ve esnek üretim yetenekleri, bağlı ortaklıkların sağladığı esneklik ile kritik ve stratejik sanayimizin taleplerini karşılamak için ideal bir altyapı sunmaktadır. Kardemir'in bu katkıları; yerli ve milli üretimdeki güçlü adımlarımızı destekleyerek ülke güvenliğimizi daha da sağlamlaştırabilir. Savunma sanayiinde kazandığımız uzun yıllara dayanan deneyimleri, Kardemir'in operasyonlarına entegre ederek hem ulusal hem de uluslararası alanda rekabet gücünü artırmayı hedefliyoruz.'
Güneş enerjisi yenilebilir enerji kaynaklarına yönelme başlıkları çok önemliydi ancak Türkiye'nin yaşadığı deprem felaketine ilişkin Prof. Dr. İsmail Demir'in mühendislik hesap kitabı yapılmış önerileri var. Bu önerisine başta EMD Başkanı sayın Turgay Türker'in literatüre kazandırdığı 'Beton Ekonomisi' baronlarının direnci olabilir. Alışagelmiş 'istemezük' söylemi teklifi dinlemeden pratize etmeden ortaya çıkıyor. Başkan söylemese de sözlerinin gelişinden anlaşılıyor ki Çevre Şehircilik ve İklim Bakanlığı bu işe şimdilik direnç göstermiş. Ancak bu işi Cumhurbaşkanımız çözer.
Deprem bölgesinde yatay mimarı ısrarının yanlışlığına parmak basan Demir'e göre Çelik konstrüksiyon yapı ihtiyaçlarını karşılayabilir. Betondan daha maliyetli olması yapılamaz anlamına gelmiyor. Firesiz yapı tekniği oluşturulduğunda ve yapı stoğunun fazlalaştırıldığında Çelik konstrüksiyon yapı ihtiyaçlarını tamamını karşılayacağı gibi deprem bölgesinde çok katlı bina yapımına imkan sağlayabilecek. Kardemir daha büyüyecek, yaşanabilir güvenilir kent oluşabilecek ve Türkiye bu anlamda dünya ülkeleriyle daha fazla rekabet edebilecek. Bu önerisinin altını çizmek istedim.
Mütevazı görüntüsünün altına Kardemir'i uçuşa geçirecek bir irade gördüm İsmail Demir'de… Elbette Kardemir'in bürokratik oligarşiye bulaşmış bir yönetimsel zafiyetleri de var. Kurumsal alışkanlıklar kurumun 'take off' önüne geçmemeli.