'Çok Öfkeliyim' ve 'Unutulmuş Düşler Mağarası' kitaplarının yazarı, Marmara Üniversitesi Psikolojik Danışma ve Rehberlik Ana Bilim Dalı öğretim üyelerinden Doç. Dr. Nilgün Canel, çiftler arasında en çok sorun olan konulardan kıskançlıkla ilgili dikkat çekici açıklamalarda bulundu.

Aile danışmanlığı, evlilik ve çift danışmanlığı alanlarında uzman olan Canel, 'Ülkemizde ve dünyada birçok ilişkinin kötüye gitmesinin nedenlerinden birisi de kıskançlık. Kişiler sevdikleri için kıskandıklarını söylüyor ama seven insan kıskanmaz güvenir. Sevginin ve aşkın göstergesi kıskançlık değil, güvendir. Kıskançlık sağlıksız ve normal olmayan bir duygudur. Dolayısıyla sevginin bir göstergesi değildir. Kişide sağlıksız bir muhakeme yapısının varlığına, bazen de karşısındaki kişiye duyulan güvensizliğe işarettir' diyor.

'Gerçek sevgide güven, hoşgörü vardır'

Kıskançlığın aynı zamanda kişinin kendine olan güvensizliğinden kaynaklandığına vurgu yapan Canel, 'Gerçek sevgide güven, hoşgörü, karşısındakinin ihtiyaçlarına karşı hassasiyet ve denge vardır. Ancak çocukluğumuzdan itibaren bize sunulan filmler hatta şarkı sözleri, seven insanın kıskanması gerektiği yanılgısını doğuruyor' diyerek, 'Ayrıca kıskançlık duygusu karşısındakine tahakküm etmeyi gerekçelendirerek duygusal şiddetten, fiziksel şiddete kadar pek çok istismara da zemin hazırlıyor' şeklinde açıklamada bulunarak, birçok çift tarafından göz ardı edilen bu önemli konuya dikkat çekiyor.