0
Öte yandan, bedel deyimi, KDV Kanununun 20/2. maddesinde açıklanmıştır. Madde hükmüne göre, bedel deyimi, malı teslim alan veya kendisine hizmet yapılan veyahut bunlar adına hareket edenlerden bu işlemler karşılığında her ne suretle olursa olsun alınan veya bunlarca borçlanılan para, mal ve diğer suretlerde sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaat, hizmet ve değerler toplamını ifade etmektedir. Aynı Kanunun 24. maddesinin (b) bendinde, ambalaj giderleri, sigorta, komisyon ve benzeri gider karşılıkları ile vergi, resim, harç, pay, fon karşılığı gibi unsurların, (c) bendinde ise vade farkı, fiyat farkı, faiz, prim gibi çeşitli gelirler ile servis ve benzeri adlar altında sayılan her türlü menfaat, hizmet ve değerlerin KDV matrahına dahil olduğu hükme bağlanmıştır.
Yukarıda da ifade edildiği üzere, akaryakıt istasyonları kredi kartı karşılığı yaptıkları satışlarının karşılığı olan bedeli kısa bir süre içerisinde tahsil etmek amacıyla bankalara bir komisyon ödemektedirler. Bankalara ödenen bu komisyonlar, bu işletmeler bakımından gelir ve kurumlar vergisi matrahına ilişkin kazancın tespitinde indirilecek bir giderdir. Bu konuda herhangi bir tereddütün olmaması gerekir.
Adı geçen istasyonların gelirini korumak için kart sahibi kişilere uyguladıkları komisyonlar ise, satış bedeline dahil olup bedelin bir unsuru dolayısıyla işletmenin bir geliri niteliğinde bulunmaktadır. Akaryakıt istasyonları yönünden komisyonlu akaryakıt satış bedeli bir alacak olarak doğmakta, ancak banka erken ödeme nedeniyle kendi komisyonunu düştükten sonra (ki bu komisyon genellikle aynı oranda olmaktadır) kalan bedeli ödemektedir. İşlem, kredi kartlı satışlara ait sliplerin vadesinden önce bankaya iskonto ettirilmesinden (kırdırılması) başka bir şey değildir. Bankaların ödeme sırasında komisyonunu düştükten sonra kalan tutarı akaryakıt istasyonlarına ödemesi, müşterilerden hesaben alınan komisyonun bu istasyonlar bakımından gelir olarak tahakkukunu engellememektedir. Kaldı ki, istasyonların, bankalar adına komisyon tahsil etmeleri kanunen mümkün değildir.