Solunum Derneği (TÜSAD), 9 Şubat Dünya Sigarayı Bırakma Günü'nde 'Bırakabilirsiniz' mesajı verirken, önemli uyarı ve hatırlatmalarda bulundu. TÜSAD Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Şule Akçay 'Elektronik sigara bağımlılıktan kurtulma aracı değildir' dedi. TÜSAD Tütün Kontrolü Çalışma Grubu Başkanı Dr. Özlem Sönmez de Türkiye'de her yıl 80 bin kişinin tütün ürünleri kullanımına bağlı nedenlerle hayatını kaybettiğine dikkat çekti.

Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre dünyada yaklaşık 1,3 milyar tütün kullanıcısı var ve bunların yüzde 80'i düşük ve orta gelirli ülkelerde yaşıyor. Ülkemizde ise TÜİK verilerine göre, tütün kullanım oranı yüzde 28 civarında. Bu da 23,5 milyon kişinin tütün ve tütün ürünü kullanıcısı olduğu anlamına geliyor. 9 Şubat Dünya Sigara Bırakma Günü nedeniyle bir açıklama yapan Türkiye Solunum Araştırmaları Derneği (TÜSAD), tütün ve tütün ürünleri kullanımının basit bir alışkanlık değil, dünyada her yıl milyonlarca kişinin ölümüne neden olan ciddi bir salgın olduğu uyarısında bulundu.

Tütün ve tütün ürünlerinin bırakılmasının ardından, sağlık üzerinde hemen görülen ve uzun vadede ortaya çıkan pek çok olumlu etki olduğunu aktaran TÜSAD Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Şule Akçay, bağımlılıktan kurtulmak isteyenler için şu önemli önerilerde bulundu: 'Bağımlılık nikotin kaynaklıdır ve bu bağımlılıktan kurtulmak elbette ki olanaklıdır. Ancak çoğu bağımlı nikotinin pekiştirici etkisi nedeniyle, kendisine zarar verdiğini bilerek tütün ürününü tüketir. Yani nikotin bağımlılığının gelişmesinde psikolojik, sosyal nedenler rol aldığı gibi, aynı zamanda fizyolojik bir bağımlılık söz konusudur. Sigara bırakmak öncelikle düşüncede, daha sonra davranışta değişiklik gerektirir. Her bırakma denemesi başarıyla sonuçlanmayabilir. Bırakma denemelerinin başarısı bireysel farklar gösterir.'

Hekim desteği alabilirsiniz

Bırakma kararını kaçamaksız uygulayan ve kalıcı bırakanlar için bir uzman yardımı gerekmeyebileceğini belirten Akçay, 'Ancak tütün bağımlılığından kurtulmak isteyen ve bunu başaramayacağını düşünen bireyler konunun uzmanından yardım almalı' dedi. Ülkemizde tütün bağımlılığı konusunda eğitim almış ve sertifiye olmuş çok sayıda hekim bulunduğunu belirten Akçay, şu bilgileri verdi: 'Her ilde bulunan sigara bırakma polikliniklerinden bu konuda destek istenebilir. Sadece kamu hastanelerinde değil, üniversite ve özel hastanelerde de sigara bırakma poliklinikleri hizmet veriyor. ALO171 Bırakma Hattı'ndan öncelikle bırakma motivasyonu konusunda yardım alıp, bırakma niyetinde olan birey isterse kendisine en yakın polikliniğin adresini öğrenebilir.'

Elektronik sigara bırakma aracı değil

Bazı kullanıcılar tarafından bağımlıktan kurtulmanın bir yolu olarak görülen elektronik sigaranın asla sigara bırakma aracı olamayacağı vurgulayan Akçay, şunları kaydetti: 'Elektronik sigara ve benzeri ürünler nikotin salan araçlardır. Bu nedenle İngilizce 'de Electronic Nicotine Delivering System (ENDS) olarak adlandırılır. E-sigaranın daha zararsız olduğuna ilişkin yanlış bir algı yaratılmaya çalışılıyor. Özellikle gençler arasında ne yazık ki moda oluyor ve yüksek oranda e-sigara tüketiliyor. Bilimsel çalışmalarda, e-sigaranın da solunum sistemine, kalp-damar sitemine, nörolojik, gastrointestinal, immün sistemlere ve akut zehirlenmelere neden olduğuna ilişkin kanıtlar var. Kesinlikle sigara bırakma aracı olarak önerilemez, nikotin bağımlılığının bir başka versiyonudur.'

Her yıl 80 bin kişi hayatını kaybediyor

TÜSAD Tütün Kontrolü Çalışma Grubu Başkanı Dr. Özlem Sönmez ise Türkiye'de her yıl 80 bin kişinin tütün ürünleri kullanımına bağlı nedenlerle hayatını kaybettiği belirtilerek, şu bilgilere yer verildi: 'Dünyada ise 8 milyon kişi tütün ve tütün ürünleri kullanımı nedeniyle yaşamını yitiriyor. Bu ölümlerin 1,2 milyonu kendisi tütün kullanmadığı halde pasif tütün dumanı maruziyeti nedeniyle meydana geliyor. Yine her yıl 65 bin çocuk pasif tütün dumanı maruziyeti ile ilişkili hastalıklar nedeniyle kaybediliyor.'

Kanser yapıcı 7 bin toksik madde var

Başta akciğer kanseri olmak üzere, KOAH, astım, amfizem, interstisyel akciğer hastalıkları gibi solunum yolu kronik kalıcı hastalıklarının direkt tütünle ilgili olduğunu belirten Sönmez, değerlendirmesine şöyle devam etti: 'Tütün ürünlerinin içinde pek çoğu kanser yapıcı 7 bin toksik ve kimyasal madde var. 1985 yılında Uluslararası Kanser Araştırma Ajansı, sigara dumanını insan için birinci grup kanser yapıcı olarak kabul etti. Nikotin, polisiklik aromatik hidrokarbonlar, aldehitler, benzen, karbon monoksit, karbon dioksit, hidrojen siyanit, amonyak, azot gibi kimyasal maddeler vücuda alındığında tüm sistemlerde çok çeşitli hastalıklara yol açıyor. Bunların en başında kanserler geliyor. Sigara dumanına maruz kalan dokularda meydana gelen DNA hasarı kanser oluşum sürecini tetikliyor, böylece başta akciğer kanseri olmak üzere gırtlak, yemek borusu, karaciğer, mide, bağırsak, meme, böbrek, prostat, mesane, kan kanserleri ve lenf bezi kanserlerinin görülme riski artıyor. Akciğer kanserlerinin yüzde 80-90'ı sigara içenlerde ortaya çıkıyor. Sigara içenlerde akciğer kanseri gelişim riski, hiç sigara içmeyenlere göre 10-65 kat fazla. Pasif sigara içicilerinde ise normal popülasyona göre bu risk yüzde 20 artıyor.'