Yol endurosu kategorisindeki en büyük eksikliklerden biri düşük hacimde çok fazla çeşit bulunmaması. KTM de son birkaç yılda bu eksikliği fark edip, ''Çekilin, bir de ben el atayım şuraya!'' dedi ve Adv ailesinin en küçüğü: 250 Adv' ı piyasaya sundu. Görünüş açısından her ne kadar bir enduro motosikleti andırsa da, bu bir yol endurosu.
Tasarımsal olarak neredeyse 390 Adv'ın aynısı. Neredeyse diyorum çünkü bariz 1-2 değişiklik var. Bunlardan birisi kadran, diğeri de far. Neden derseniz özel bir nedeni yok, tamamen duygusal. Şaka bir yana ön farda 390'daki gibi led değil, onun yerine halojen bir far kullanılmış. Her ne kadar aydınlatması iyi(kötü) olsa da artık çağımızın biraz gerisinde(uzağında) kalmış bir teknoloji. Kadranda ise 390'ın şenlikli TFT ekranı değil de siyah-beyaz bir LCD ekran kullanılmış. Şenlikli olmasa da içinde ihtiyacınız olan bütün bilgileri barındırıyor. Hız, devir, ayrı ayrı. trip 1 trip 2 olarak sürüş bilgilerimizi burada görebiliyoruz. Bunlar: o trip içerisinde kaç km yol gittiğimiz, ortalama kaç km hız yaptığımız, kaç dakikadır sürdüğümüz ve ortalama yakıt tüketimimiz. Şimdi burada bir eksiklik var; ortalama yakıt tüketimini göstermişken, anlık yakıt tüketimini de görmek isterdim. Bu diğer modellerinde de yok, keşke olsa. Bunlara ek olarak bir de ABS'yi açıp kapatabiliyoruz. Kadranın hemen altında da bir çakmaklık girişi görüyoruz, buradan telefonunuzu ya da GPS'inizi şarj edebilirsiniz. Düğmelere gelecek olursak da klasik KTM şıklığı kendini gösteriyor. Düğmelerin yanındaki semboller arkadan aydınlatmalı, böylece gece daha görünür bir hale geliyor. Düğme düzeni olarak klasik, alışkın olduğumuz bir yapıya sahip. Fakat dörtlü flaşör maalesef bulunmuyor. Ben bu konuya biraz takık bir insanım, umarım gelecekte bir gün bu dörtlü flaşör bütün motosikletlerde standart hale gelir. Farda halojen kullanılmış olsa da, geri kalan bütün aydınlatmalarda led kullanılmış ve gayet şık duruyor. Genel tasarım olarak gayet şık ve heybetli bir motosiklet. Görenler bu motor 250'likmiş ya da düşük hacimliymiş demez.
Bu heybetli motosikletin kalbinde ise 249 CC'lik, sıvı soğutmalı bir motor bloğu var. Tek silindirli bu blok, 30 beygire ve 24 nm torka sahip. Bu hacimde çok ender görülen bir donanımı da KTM buraya eklemiş. Bu motosiklette kaydırmalı debriyaj bulunuyor, bu sayede vites düşürürken arka tekerin kitlenmesini önlüyor. Bir KTM klasiği olarak agresif tepkilere sahip, gaz kolu çok hassas ani tepki veriyor. Bu bloğun karakteristik olarak üst devirleri daha çok sevdiğini söyleyebilirim. Yine bir KTM klasiği olarak ''White power'' amortisörler ile geliyor. Önde Apex serisi 43 mm'lik ayarsız amortisörler kullanılmış. Arkada ise sadece ön yükleme ayarı yapabildiğimiz amortisörler var. Frenlere gelecek olursak da 390'dan alışkın olduğumuz, ön tarafta 320 mm disk ile birlikte radyal bağlı, 4 pistonlu bir kaliper; Arkada ise 230 mm'lik disk ile birlikte tek pistonlu bir kaliper kullanılmış. Fren ile ilgili KTM'i tebrik etmek istiyorum. Bu işi gerçekten çok ciddiye alıyorlar, bu güzel donanımları çelik fren hortumları ile de taçlandırmışlar. Bütün bunlar ile birlikte 250 Adv'ın kuru ağırlığı: 156 kg. Buna 14,5 lt'lik benzin kapasitesi de eklenince: 177 kg civarı bir ağırlığa sahip oluyor. Son olarak şunu da ekleyeyim: motosiklette herhangi bir elektronik donanım bulunmuyor. KTM traction ve viraj ABS'si gibi özellikleri 390 Adv için saklamış.
Sürüş ve konfora gelicek olursak da, öncelikle şunu belirtmeliyim ki: bu bir enduro ya da arazi motosikleti değil. Tip olarak benzese de, yol kullanımı için daha uygun. Hafif arazilere girebilir ama daha fazlası için pek tavsiye etmem. Özellikle de amortisörlerinin birazcık sert tarafta olduğunu düşünürsek, limitinin asfaltın bitip hafif toprak yola geçilen durumlara kadar olduğunu düşünüyorum. Asfalt zemindeki viraj kabiliyetiyle beni mutlu etti. Üzerinde gelen bu lastikler her ne kadar beni sevindirmese de, bu güzel amortisörler ile virajları keyifli. Şunu da unutmamak lazım ki: bu motorsiklet yerden yüksekliği dolayısıyla bir viraj motosikleti değil. Fakat virajları tatlı tatlı dönerken gayet stabil hissettiriyor. Gaz tepkisi konusuna gelecek olursak da gaz kolu dokunmatik, en ufak bir hareketiniz anında cevap alıyor. Bu hırçınlığı durdurmak için KTM'in kullandığı frenler de 390 ile aynı olmasına rağmen, ilk ısırma hissiyatında biraz farklılık hissettim. İlk tepkisi biraz yumuşak ama sonradan ne kadar iyi durabileceğini kanıtlıyor. Az önce de dediğim gibi biraz yüksek bir motosiklet, 85,5 cm'lik bir seleye sahip ve biraz uzun bir boy istiyor. Fakat alçaltma kiti de mevcut, böylece arka amortisör değişerek motosiklet bir miktar alçalıyor. Sele konforunu beğendim, geniş rahat bir sele var. Beğendiğim bir diğer nokta da: artçı selesini söktüğümüzde, sürücü selesini de sökebiliyor oluşumuz. Böylece sigorta kutusuna, aküye ve hava filtresine rahatlıkla ulaşabiliyoruz. Oturuş konumu olarak gayet rahat, gidonu geniş olmasına rağmen diğer araçların aynalarına denk gelmiyoruz. Aynalara gelecek olursak da aynalar birazcık küçük ama açıları çok iyi, arkayı gayet iyi gösteriyor. Bir arkadaşımın söylediğine göre: son hızı düz yolda 145 km civarı, yokuş aşağı da 158 km civarı diyebilirim. Ama burada şöyle önemli bir nokta var: o da titreşim, bu titreşim yüksek hızlarda gerçekten yorucu olabiliyor. Uyuşmalara sebep olabiliyor. Motosiklet net bir şekilde 110 km'nin üzerine çıkmak istemediğini anlatıyor. 250 Adv'ın teknik verilerine göre 100 km'de ortalama 3.1 lt gözüküyor. Biraz da agrasif kullanışla ben 3.9 lt'yi gördüm, ama teknik verilere de çok kolay indirilebileceğini düşünüyorum açıkcası.
Sonuca gelecek olursak KTM demiş ki: ''390 Adv'a pahalı dediniz, alın buyurun size daha uygun fiyatlısı.'' Teknolojilerden, elektroniklerden biraz kırpılmış, 250'lik bir blok kullanılmış ama görünüşten taviz verilmemiş. Eylül 2021 itibariyle fiyatı 94.900 tl. 390 Adv ile arasında 45 bin liralık bir fark var.
Peki bu motosikleti kimlere öneririm? Öncelikle boyunuz posunuz varsa, altınızda kaybolmayacak bir motosikletle başlamak istiyorsanız öneririm. Kaliteli amortisörleriyle, iyi tutan frenleriyle ve yerinde gücüyle, biraz eğitim de alarak başlamak için uygun. Kimlere önermem? Eğer boyunuz kısa ise ve alçaltma kitine de harcama yapmak istemiyorsanız, bu defteri kapatabilirsiniz. Buna ek olarak, eğer diyorsanız ki: ben bu motoru alırım dağa taşa vururum, arazilere de girip çıkarım. Bu durum için de sizlere farklı alternatiflere yönelmenizi tavsiye ederim. Tekrardan hatırlatmak isterim: bu motosiklet safkan bir enduro değil. Artısıyla eksisiyle 250 Adv budur, karar sizin!