İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 7'nci maddesinde 'adresleri belli olmayanlara' bildirimin ilan yolu ile 'özel kanunlardaki hükümlere göre' yapılacağı belirtilmektedir. Burada sözü edilen kanunlardan biri Tebligat Kanunu'dur. Bu kanunda ilan ile bildirimin kimlere, hangi şartlar altında ve nasıl yapılacağı belirtilmektedir. Vergi Usul Kanunu'nda da ilan yolu ile bildirim hakkında kurallar vardır. İlan yolu ile yapılan bildirimlerde sürenin başlangıcı konusunda kanunlarda özel bir düzenlemeye gidilmemiş olan durumlarda, süre 'son ilan tarihini izleyen günden (itibaren) onbeş gün sonra işlemeye başlar' (İYUK.m. 7/3).

Düzenleyici İşlemlerde Sürenin Başlangıcı

İlanı gereken düzenleyici işlemlere karşı açılacak davalarda süre, ilan tarihini izleyen günden işlemeye başlamaktadır. Düzenleyici işlemin yayınlanmasını izleyen günden başlayarak altmış günlük süre geçtikten sonra, düzenleyici işlemin tamamının ya da bazı hükümlerinin iptali için açılan dava süre aşımı yönünden reddedilir.

Düzenleyici işlemlerin ilgiliye uygulanması durumunda, uygulama işleminin yazılı olarak bildirilmesi üzerine dava açma süresi yeniden doğmaktadır. İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 7'nci maddesinin 4'üncü fıkrasına göre, düzenleyici işlemlerin uygulanması üzerine ilgililer, düzenleyici işleme ya da uygulanan işleme yahut her ikisine karşı dava açabilmektedir.

Dördüncü fıkra hükmüne göre, düzenleyici işleme karşı altmış günlük dava açma süresini geçiren ilgililer, bu düzenleyici işleme dayalı olarak haklarında tesis edilen uygulama işlemi nedeniyle ve dolayısıyla uygulama işleminin tebliğini izleyen altmış gün içinde, sadece bu işleme karşı dava açabilecekleri gibi açtıkları davada işlemin dayanağı durumunda olan genel düzenleyici işlemin iptalini de talep edebilirler. Uygulama işleminin iptali için açılan davada, ilgililer düzenleyici işlemin iptali talebinde bulunmasalar bile, yargı organı düzenleyici işlemin ilgili maddesinin veya tamamının hukuka aykırılığını tespit etmekle yetinerek uygulama işleminin iptaline karar verebilir. Düzenleyici işlemin iptal edilmemiş olması, bu düzenlemeye dayalı işlemin iptaline engel oluşturmamaktadır. Dava açma süresi, uygulama işleminin bildirim tarihini izleyen günden işlemeye başlamaktadır.

İdarîi Makamların Sükûtu Halinde Sürenin Başlangıcı

İdareye yapılan başvurulara, idare en geç altmış gün içinde yazılı olarak cevap vermekle yükümlüdür. İdarenin bu süre içinde cevap vermemesi durumunda, olumsuz cevap verdiği; yani isteği reddettiği varsayılmaktadır. Böylece oluşan zımnî red işlemi de idarî davaya konu olabilmektedir. Bu konuda İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 10 'uncu maddesinde şu kural yer almaktadır:

'1. İlgililer, haklarında idari davaya konu olabilecek bir işlem veya eylemin yapılması için idari makamlara başvurabilirler.'

'2. Altmış gün içinde bir cevap verilmezse istek reddedilmiş sayılır. İlgililer altmış günün bittiği tarihten itibaren dava açma süresi içinde, konusuna göre Danıştay'a idare ve vergi mahkemelerine dava açabilirler. Altmış günlük süre içinde idarece verilen cevap kesin değilse ilgili bu cevabı, isteminin reddi sayarak dava açabileceği gibi, kesin cevabı da bekleyebilir. Bu takdirde dava açma süresi işlemez. Ancak, bekleme süresi başvuru tarihinden itibaren altı ayı geçemez. Dava açılmaması veya davanın süreden reddi hallerinde, altmış günlük sürenin bitmesinden sonra yetkili idari makamlarca cevap verilirse, cevabın tebliğinden itibaren altmış gün içinde dava açabilirler.' [1]

---------------------

[1] Yusuf Karakoç, 'Vergi Yargılaması Hukuku', T.C. ANADOLU ÜNİVERSİTESİ YAYINI NO:2951, Eskişehir, Ocak 2019, s.88-91