Yemek yeme bozuklukları

Genellikle ergenlik döneminde gözlenen yeme bozuklukları kişinin bozulmuş beden algısı sonucu ortaya çıkan bir durumdur. Bu bozukluklar farklı şekillerde kendini gösterebilir. Bazen kişi kendini aç bırakma eğilimi sergilerken bazen de yediklerini çıkarma gibi bir eylem gösterebilir.

Yemek yeme bozukluğunun nedenleri incelendiğinde çevresel, biyolojik ve psikolojik faktörlerin etkileri görülmektedir.

Anoreksiya nevrozada birey mükemmeliyetçilik, modern toplumun dayattığı beden ve güzellik algısı, obsesif tarzdaki davranışların etkisi altında kalır. Bulimia nevroza ise genellikle çocukluğunda kilolu olan ve bedeniyle ilgili eleştirilere maruz kalan kişilerde görülebilir.

ANOREKSİYA NERVOZA

Kişinin düşük kiloya sahip olmasına rağmen kilo almaktan aşırı derecede korkmasıdır. Belirtiler genellikle 12-13 yaşlarında ortaya çıkmaya başlar. Kadınlarda görülme sıklığı erkeklerden fazladır.

BULİMİA NERVOZA

Kişinin belli aralıklarla aşırı yemek yeme isteği sonrasında midesini boşaltma girişimine bulunmasıdır. Bu durumda kişi kendini aç bırakma, yoğun diyetler yapma gibi davranışlar gösterir.

PİCA

Kişinin kum, kil, taş gibi besin değeri olmayan şeyleri yeme davranışıdır. En az bir ay süreyle devam eden bir durumla karşılaşılması durumunda psikolojik destek alınması önemlidir. Özellikle vücutta demir eksikliğinin görülmesi ve hamilelik dönemlerinde yaşanabilir.

Yemek yeme bozukluklarının tedavisinin sağlanmadığı durumlarda çeşitli komplikasyonlar yaşanabilir. Bireylerde aşırı zayıf olmasalar bile anormal kalp ritimleri veya vücut sıvılarının dengesinin bozulmasından kaynaklı ani ölümler görülmektedir. Ciddi şekilde yetersiz beslenen bireylerde beyin, böbrekler ve kalpte tedavi sonrası geri döndürülemeyen hasarlar ortaya çıkabilir.

Yeme bozukluklarını önlemenin kesin bir yolu yoktur. Çocukluk dönemlerinde tohumları atılan bu hastalıklardan kurtulmanın en önemli yolu bireyin özgüven sahibi olarak yetiştirilmesidir.

Bir aile ferdinin veya arkadaşının düşük özgüvene, farklı beslenme alışkanlığına ve dış görünüşünden hoşnutsuzluğa sahip olduğunu gözlemleyen kişinin, bireyle bu konular hakkında konuşması etkili olabilir.

Yeme bozuklukları yaşayan kişilerde en büyük sorun kişinin kendinde bir sorun görmemesi ve tedaviye istekli olmamasıdır. Bu kişilerin tedavisindeki ilk amaç ise bireyi sağlıklı bir kiloya geri döndürmektir. Birey öncelikle sağlıklı beslenmeyi öğrenmelidir. Bu aşamada hastaya psikoterapi ve ilaç tedavisi birlikte uygulanır.

Tedavi süresince birey aile üyelerinden ve arkadaşlarından uzaklaşmamalıdır.

Ne yazık ki yapılan araştırmalar sonucunda özellikle anoreksiya ve bulimianın en tehlikeli psikolojik hastalıklar olduğu tespit edilmiştir. Tedavi edilmemeleri durumunda hastaların %10'u hayatlarını kaybetmektedir. Yemek yeme bozukluklarının kaynağına baktığımızda, modern kültürün dayattığı güzellik algısının sonucu olduğunu görmekteyiz. Özellikle ergenlik dönemindeki gençleri etkileyen bu sorunun çözümündeki en büyük kaynak ise özgüvene sahip olmak.