Yalan Dünya ile mücadelenin yolu

Artık kimse kimseye güvenmiyor. İnsanların bir kısmı kötü fikirler ve eylemlerle beslendikleri için bir bakıma başkasına güvenmeme haklılığının nedeni olarak görülüyor. Bu durum herkesin ilişkilerinde temkinli olmasını gerektiriyor. Bu nedenle mümkün mertebe dostlarımızı, arkadaşlarımızı, hatta komşularımızı seçerken ve ilişkilerimizde dikkatli olmalıyız. 
 

Oysaki hayat dediğin bir nefes kadar kısa sürede bitiyor. Bir saniye sonrasının garantisi yok. Ne doğru bir değiş: “Dünya yalan değil, insan yalan.” Başka bir değişle yaşamın kendisi yalan. Bu deyişin bize öğretisi sevdiklerimize sıkı sıkıya sarılarak sevgimizi göstermektir. 
 

Yaşamın yalan olması gerçeği, bizlerin merhametli ve dürüst olmamızı gerektiriyor. Öyle ki, yolu sevgiden, merhametten ve dürüstlükten geçmeyen insanların, bence bir duvardan farkı yok. 
 

Yaşamın yalan olması gerçeğine karşı nasıl davranmalıyım arayışına girenlere tavsiyem; sevdiğiniz her ne varsa muhakkak yapmaya çalışın. Kendinize mutlu etmeye çalışırken muhataplarınızı hatta mümkün olduğu kadar çevrenizi mutlu etmeye çalışın. Size yapılan haksızlıklara isyan ederek tepki koymakla uğraşırsanız kendinizi daha fazla üzdüğünüzü unutmayın. Size haksızlık ederek her kim üzdüyse Allah’a havale edin. İlahi adalet er ya da geç yerini bulacaktır. 
 

Yolunuz, sevgiden, merhametten, doğruluktan geçsin. Unutulmaması gereken gerçek, eğer nefes alıyorsak bir takım şeyleri, hatta tüm olumsuzlukları değiştirmek elinizde, yani mümkün. Yeter ki mücadele azminizi, mutlu olma ve mutlu etme heveslerinizi hedeflerinizin itici gücü olarak konumlandırınız. 
 

Herkese gönlüne göre güzel umutları yeşertip var ederek refah, huzur ve mutluluk hedefine odaklanacağı sevgiyle kalmasını diliyorum.