Terörist Olan Yalnızca Manav/Bakkal Amca Değil!  

Terörist olan yalnızca manav/bakkal amca değil! Bir düşünce, bir dünya görüşü ve milli bir felsefi duruştur. Çünkü bizim kültürümüzde ahilikte esnaf olmak; 'Kardeşlik, doğruluk ve dayanışma içinde elinden ve dilinden başkalarının güven duyduğu kamil insan olabilmektir' şeklinde ifade edilmektedir.

Bundan tam yetmiş beş yıl önce 'Ekmek' kuyruğu,

Bundan tam kırk yıl önce 'Tüp' kuyruğu,

Şimdide 'Domates-Biber-Hıyar' kuyruğu

Kimler geldi kimler geçti fakat bu kuyruklar hiç değişmedi.

Üretmeden tüketen toplumlar için kaçınılmaz son ve kuyrukta boşa giden zaman. İktisadi açıdan doğru bilinen gerçek üretim yoksa veya yeterli değilse, talepte düşmüyorsa kriz her zaman vardır.

Devlet yönetimi ciddiyet ister. Argo bakış acısıyla ekonomiye yön (ayar) vermek piyasaları şekillendirmek üretmeden tüketenlerin aciz halinin en yalın şekil bulmuş ifadesidir. Tarımsal ürünlerin maliyet artışının ekonomik ifadesi olarak mermi fiyatlarının yüksekliğinin gösterilmesi ise bu ülkenin yapısal sorunlarına çözüm olmaktan çok sorunların artarak düğümlenmesidir.

Devlet ekonomi politikaları gereği mevcut Kamu İktisadi Teşekkülleri (KİT) tasfiye edilirken, illerde Belediye İktisadi Teşekkülleri (BİT) kurulması ne kadar doğrudur?

Tank-palet fabrikasını özelleştirilen zihniyet domatesi-biberi devletleştiriyorsa devlet olarak bunun için bir plan yapmaya gerek var mı ?

Ekonomi konusunda uzman olan hocalarımızın bu konudaki görüşleri bizim için önemlidir.

Bu nedenle ayar verilmesi gereken öncelik yanlış ve plansız tarım politikalarıdır. 15 milyon nüfuslu İstanbul da tanzim satış eliyle günde 20 kamyon (500 ton) domates-hıyar satışının ülkede gıdada maliyet enflasyonunu nasıl sıfırladığı ise ekonomik olarak incelenmesi gereken bir konu olacaktır.

Ülke olarak ekonomide nereye gidiyoruz 'Devlet Tekelciliği' piyasaları nasıl etkiler. Beş yıl önce 'Şirket Belediyeciliğine Farklı Bir Bakış' konulu yazımda özellikle, Belediyeler hizmetleri yerine getirirken, kendilerine yasalarla verilen yetkileri doğru kullanarak, sorumluluk bilinci içinde hareket etmeli ve öncelikle yasa uygulayıcıları olarak yasalara kendileri uymalıdır. Bir şehri şirket anlayışıyla idare edilmesi mantığına dayandırmak sosyal belediyecilikle bağdaşmaz diyerek bu hususlarının altını çizmiştim. Belediye şirketlerinin amacı dışında kullanılması şehrin ekonomisini etkilediği gibi, şehrin sosyal, kültürel, siyasal, bilimsel ve çevresel etkileşimini de olumsuz etkilemektedir. Bunun devlet eliyle yapılması ise kapalı toplum ve sosyalist ekonominin oluşmasına imkan verir. Ekonomik olarak sistemsel ani geri dönüşlerin mevcut yapıda ciddi sorunlar oluşturması kaçınılmazdır.

Bu nedenle sorunun çözümü için yönetimde ciddiyeti ve samimiyet ve de öngörülü olmak gerekir. Uygulanan yanlış tarım politikaların sorumlusu olarak özellikle Türk iktisadi kültürünün önemli bir parçası olan ahilik sisteminin unsurları olan esnafı ve çiftçiyi suçlu göstermek onları terörist ilan etmek hiçbir bir akla ve mantığı ve vicdana sığmaz.

Bugün okuduğum en güzel söz 'Hırsızlar okumaz, okuyanlar da çalmaz' bundan çıkartacağımız sonuç önemlidir.