Sularımız Mavi Vatanımızdır…

“Topraklarının üç bir yanı deniz olan bir ulusun sınırını halkının kudret ve yeteneğinin hududu çizer”

Mustafa Kemal Atatürk


“Vatan nedir?” diye sorsalar ilk aklıma; “Acıyla yoğrulmuş hikâyelerin toplamı” cevabı gelir. Çünkü yaklaşık bir asır önce yoklukla – yoksullukla, uzun yıllar süren savaşların sonucunda kuruldu bu bağımsız ülke. Atalarımız, kendileri için bir gelecek değil geleceği için özgür vatan düşü kurdular. Onların düşleri onların acılarıdır bu ülkeyi vatan yapan.
 

Bağımsız ve özgür olarak kendi topraklarında yaşamaktır, ait olmaktır bir ülkeyi vatan yapan. Yoktan var edebilme inancıdır…
 

Kurtuluş Savaşında; Haliç’te çürütülmeye bırakıldığı için Ege’de kullanılamayan Donanma’nın yokluğu Çanakkale Savaşında binlerce şehit vermemize yol açtı. Anadolu’daki mücadele de ise gereken silahlar küçük ve korumasız teknelerle ve büyük fedakârlıklarla Karadeniz’den taşındı.
 

Zorlu yılların sonunda kuruldu Cumhuriyet.
 

Sonra sıra denizlerimize geldi.
 

Verilen kapitülasyon hakları sebebiyle Osmanlı İmparatorluğu kıyılarında genellikle yabancı bandıralı tekneler hizmet görüyordu. 1 Temmuz 1926 yılında yürürlüğe giren Kabotaj Kanunu ile “Türkiye Limanları ve sahilleri arasında yük ve yolcu taşınması ile kılavuzluk ve römorkaj hizmetleri, Türk Vatandaşları ve Türk Bayrağı taşıyan gemilerce yapılır” hükmü getirildi.
 

Kendi limanlarımızda yabancıların değil kendi hükmümüz geçiyor yaklaşık bir asırdır.
 

Gemi işletmeciliği ile birlikte, gemi adamının yetiştirilmesinden gemi inşa sektörüne kadar tüm alanların desteklenmesini ve kabotaj hakkının elde edilişini, her yıl 1 Temmuz tarihinde Denizcilik ve Kabotaj Bayramı olarak kutluyoruz.
 

Hem de 98 yıldır...
 

Ayrıca “Sularımız da vatandır” fikriyle “Mavi Vatan” kavramı kullanılmaya başlanıyor. Bu kavram, Türkiye denetiminde olan deniz yetki sahaları için kullanılıyor. Karadeniz, Akdeniz ve Ege Denizi’ndeki karasuları, kıta sahanlığı ve münhasır ekonomik bölgeyi kapsayan vatanın adıdır; Mavi Vatan.
 

Türkiye, üç tarafı denizlerle çevrili bir yarımada ve kıyı uzunluğu 8333 kilometre…
 

Bir ülkenin ilan ettiği, kıyılarından karşı ülkeyle olan deniz sınırına (özellikle Akdeniz’de 370 kilometreye kadar) uzatabileceği münhasır ekonomik bölge olarak isimlendirilen bu deniz sahasında, suyun dibindeki doğal kaynaklar ve içindeki balıkçılık alanlarındaki her türlü tasarruf ilgili ülkeye ait.
 

Dileğim odur ki; Akdeniz ve Ege Denizlerimizde de ‘Münhasır Ekonomik Bölge’ anlaşmaları yapılarak, Mavi Vatanımız belirlensin. Vatan sularımızla ilgili, kendi tasarrufumuzu kullanmanın ve bu konuda da bilinçlenmenin önemini vurgulamak isterim.
 

Vatan toprağımız kadar vatan sularımız da önemli. Bu güzel coğrafyanın deniz gücünden de yeteri kadarı yararlanmak, vatan toprağı kadar sahip çıkmak gerekiyor. Çünkü sularımız da vatan, bizim Mavi Vatan’ımızdır…
 

Denizcilik ve Kabotaj Bayramımız Kutlu Olsun!