Robotlaşmış dünya

Küçük bir çocukken kışı severdim.. Kış gelsin kar yağsın diye heyecanlanır sabısızlıkla beklerdim. Ne zaman büyüdüm ve her şeyin farkına vardım. İşte o zaman kış ay'ı bana hüzünlü ve çirkin geldi. İnsanların, hayvanların ve diğer canlıların dışarıda üşüdüğünü bilmek canımı acıttı. Dünyada sadece kendimi düşünmemem gerektiğini anladım. Eğer kışı seversem dışarıdaki canlılara ihanet ediyormuşum gibi gelirdi. Halbuki sadece kendini düşünürsen mutlusun bu dünyada. 1-0 yenik başladığım bu macerada farkında olduğum tek önemli olay aynı dünya üzerinde yaşayışımız. Aynı gezegende, aynı çatı altında. Aynı çatı altındaysak ve dünyayı bir ev gibi düşünürsek neden sokaktaki insanlar üşüyorlar? Geçen gün yolda yürürken bir kadın gördüm. Köpekler ona kalkan olmuş o gururla yaptığı işten memnundu. Evet bunda memnun olmayacak ne vardı? Çalmıyordu, dolandırmıyordu. Onu öyle görünce soğuğun bedenimi delip geçtiğini hissettim. Etrafıma bakındım. İnsanlar tıpkı bir robot gibi aynı şeyleri yapıyorlardı. Kadına iğrenç ve körleşmiş gözleriyle tiksindirici bir samimiyetsizlikle bakıyorlardı. Neden dedim içimden... Neden!?

Neden 'İnsan' adı altındaki şeyler birbirlerine ellerini uzatmıyor? Biz hala uzay yolculuğu yapmayı isteyelim, insanlar birbirlerine yardım etmedikten sonra diğer gezegendeki canlılara yardım mı edecekler? Uzaylılara barış çubuğu uzatılsa ya kendi gezegenindeki insanlara kim ne uzatacak? Kör olmuş görmeden yaşıyoruz. Peki bunun sorumlusu kim? Tanrı mı? İblis mi? Hayır... Bunun tek sorumlusu bizleriz... Gerçeği görmekten korkuyoruz. Kör robotlar gibiyiz. Robotuz. Çoğu zaman burnumuzun dibindeki şeyleri göremeyecek kadar körüz. Ne dışarıdakileri görebiliyoruz ne içeridekileri. Ne de içimizdekileri... Dışarıda çöp toplayan ve geçimini bununla sağlayıp, sokak hayvanlarıyla iç içe aynı kaderi paylaşan onlarca insan var. Belki onlar mutsuz belki onlar muhtaç belki de kaderlerine lanet okuyorlar ... Ama kör değiller. Bazıları görmekten aciz iken onlar bir çok şeyi görüp hayatlarını gözleri açık devam ettiriyorlar. Bazıları kör evet, ama onlar değil. Bir zaman gelecek ki, pahalı restorantlara gidip 'pahalı insan' rolündeki kişilerde sözde gören gözlerini kaybedecekler. Ve dışlanmış gezegenimizdeki dışlanmış insanlarında her zaman hayattan alacakları olacak. Bu teknolojik ve robotlaşmış dünyamızda tek umudu tek sevgiyi onlar tadacak.