Mantar zehirlenmelerine dikkat

Son günlerde haberlerde sıkça duymaya başladığımız bir konu da mantardan zehirlenen insanlar hakkında. Özellikle ormanlık bölgelerden kendilerinin topladığı mantarları tüketerek hastalanan ve ne yazık ki hayatını kaybeden kişilerin sayısı oldukça fazla. Hangi mantarları tüketmeliyiz, mantar zehirlenmesinin belirtileri nedir, tedavisi var mıdır bu konulardaki bilgileri sizlerle paylaşmak istiyorum.

Mantar zehirlenmesi; doğal çevrede yetişen ve yapısında zehirli maddeleri içeren şapkalı mantarların taze, kurutulmuş veya konserve olarak tüketilmesi sonucu (çiğ ya da pişmiş farketmiyor) gelişen ve ölümle sonuçlanan ciddi bir zehirlenme türüdür. Ülkemizde doğal alanlarda çeşitli zehirli mantar türleri bulunmaktadır.

Zehirlenme belirtileri mantarda bulunan zehrin niteliğine göre 2 ila 6 saat arasında ortaya çıkabilmektedir. Zehirli bir mantarı tükettikten yaklaşık 2 saat sonra sersemlik, uyku hali, bulanık görme, tansiyon düşüklüğü, bulantı, kusma, terleme gibi belirtiler görülmeye başlar. 6 saat sonra karın ağrısı, ishal, karaciğer ve böbreklerde fonksiyon kaybı görülür.

Mantar zehirlenmesinden korunmanın en basit ve tek yolu doğada yetişen mantarları tüketmemektir. Birbirine çok benzeyen iki farklı mantar türünden biri yenilebilirken diğer toksit olabilir. Dünya üzerinde 10.000'den fazla mantar türü bulunmaktadır. Bunların yaklaşık 100'ü zehirlidir. En zehirli mantar türü Amanita mantarıdır ve ölümlerin %95'i bu mantar türünün tüketilmesi sonucu meydana gelmektedir.

Mantar zehirlenmeleri daha çok sonbahar ve ilkbahar aylarında görülmektedir. Bu mevsimlerde yağış ve güneş ışığı, toprak ve sıcaklık koşullarının uygunluğu mantarların büyümesine olanak sağlar. Hastaların %80'in de tüketilen mantarın türü saptanamamaktadır. Ayrıca aynı mantar yemeğini tüketen kişilerin tümünde zehirlenme vakası görülmeyebilir. Bu durumun nedeni yenilen zehirli mantarın miktarına veya zehirsiz türlerin arasına karışan birkaç zehirli türün herkese isabet etmemesine dayanır.

Ülkemizde yapılan araştırmalarda mantar zehirlenmeleri tüm zehirleme türlerinin yaklaşık %3'ünü oluşturmaktadır. Dünya genelinde ise bu oran binde 1'lere denk gelmektedir.

Yapılan araştırmalara göre karaciğer yetmezliği yaşayan hastaların %3'ün de bu durum mantar zehirlenmesinde kaynaklıdır.

Mantar zehirlenmelerinde tedaviye erken başlamak büyük önem taşır. Bir hastayı 48 saat gözlem altında tutmak yeterli olurken diğer hastayı yoğun bakıma almak gerekebilir.

Mantarların toplandıktan ya da pazarlardan satın alındıktan sonra hemen pişirilmesi gerekir. Pişmiş mantar buzdolabında saklanabilir. Ayrıca konserve, dondurucuda saklama gibi işlemlerde uygulanabilir.

Halk arasında mantarlarla ilgili yanlış bilinen çeşitli kavramlar bulunmaktadır.

Örneğin yoğurtla mantar tüketilmesinin zehirlenmeyi önleyeceği tamamen bilim dışı bir inanıştır. Pişirilen mantarın zehrinin yok olacağı, sirkeli ve tuzlu suda kaynatılan mantarın zehrinin kalmayacağı, kurutulmuş mantarın zehirlenmeye neden olmayacağı bilgileri tamamen yanlıştır. Bir diğer yanlış inanış da mantar koparıldığında rengi değişmezse zehirsiz, mavileşirse zehirli olacağı inancıdır.

Bu nedenle güvenli mantar tüketmenin tek yolu bilinen markaların satışa sunduğu kültür mantarlarını tüketmektir.