Bilindiği gibi, TTK mad. 592 ve 473 mad. hükümlerine göre bir limited şirket sermayesini azaltarak, azaltılan kısmın yerine geçmek üzere bedelleri tamamen ödenecek yeni paylar çıkarmıyorsa, Genel kurul, esas sözleşmenin gerektirdiği aşağıdaki işlemleri yapmak gerekmektedir.
1- Genel kurul toplantısına ilişkin davet ilanlarında, mektuplarda ve internet sitesi bildiriminde, sermaye azaltılmasına gidilmesinin sebepleri ile azaltmanın amacı ve azaltmanın ne suretle yapılacağı detaylı bir şekilde ve hesap verme prensiplerine uygun olarak izah edilir.
2- Şirket müdürünün veya müdürler kurulunun sermaye azaltılmasına ilişkin konuları içeren bir raporu genel kurula sunar, genel kurul tarafından onaylanmış rapor tescil ve ilan edilir.
3- Sermaye azaltılması sonucunda oluşan yeni sermaye hiçbir şekilde TTK 580 maddesinde yer alan en az sermaye miktarından aşağı olamaz.
4- Müdür veya müdürler kurulu yapılacak tadili görüşmek üzere genel kurulu olağan veya olağanüstü toplayarak gündeme alabilir. Bu doğrultuda karar alınması için şirket baz sermayesinin en az %75'inin tesmdil eden ortaklarının veya temsilcilerinin müspet oyu gereklidir. (TTK mad. 421/3, 473/3, 592)
5- İlk toplantıda bu oranın temin edilmemesi durumunda yapılacak toplantılarda da aynı oran aranacaktır.
6- Genel kurul kararında esas sermayenin azaltılmasının ne yönteme göre yapılacağının açıklaması gösterilmelidir.
7- Sermaye azaltılması sonucunun vergi hukuku açısından doğurabileceği etkiler aşağıda olduğu gibidir:
a) Önceki yıllar karlarının sermayeye ilave edilen kısmının azaltılmasında vergilendirme nasıl olacaktır?
Gelir Vergisi Kanununun 94'üncü maddesinin 1/6 fıkrasının b-i bendine göre 2009/14592 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı (BKK) ile 03.02.2009 tarihinden itibaren kar paylarından %15 stopaj yapılacaktır. Yine Kurumlar Vergisi Kanununun 30'uncu maddesinin üçüncü fıkrasına göre de kar payları üzerinden %15 stopaj yapılacaktır.Sermaye azaltımının kaynağı önceki yıllar karları ise, bunu kar payı dağıtımı gibi algılayarak %15 stopaj yapmak gerekecektir.
b) Enflasyon düzeltmesi olumlu farkları sermayeye ilave edilmiş ve sermaye azatlımı bundan kaynaklanıyor ise vergilendirme nasıl olacaktır?
Vergi Usul Kanununun mükerrer 298/5 fıkrası uyarınca enflasyon düzeltmesi olumlu farkları sermayeye ilave edilmiş ise bu işlem kar dağıtımı sayılmamaktadır.Dolayısıyla, enflasyon düzeltmesi olumlu farklarından kaynaklı sermaye azaltımı yapılmış ise, öncelikle kurumlar vergisi hesaplanacak ve sonrasında da kar dağıtımı olarak stopaja tabi tutulacağından %15 stopaj yapmak gerekecektir.
c) Şirket ortaklarının şirkete nakden veya aynen koymuş oldukları sermayenin azaltılmasında vergilendirme olacak mıdır?
Bu durumda şirket ortakları şirkete koydukları sermayeyi Ticaret Kanununa göre geri alacaklarından herhangi bir kurumlar vergisi ile stopaj söz konusu olmayacaktır.
Sermaye azaltımının öncelikle hangi kaynaktan kaynaklandığı varsayılacaktır?
Yukarıda ele aldığımız üzere sermaye artırımı üç kaynaktan doğabilecektir. Bu üç kaynaktan doğan sermaye azaltıldığında öncelikle hangi kaynaktan azaltım yapıldığı kabul edilmelidir.
Aşağıdaki örnekle durum daha kolay anlaşılabilecektir.
Ortaklar şirketi 01.01.2011 tarihinden 1.000.000.-TL nakdi sermaye ile kurmuş olsun. Mayıs 2012'de de, 2011 karı olan 1.500.000.-TL ile 2011 döneminden kaynaklı enflasyon düzeltmesi olumlu farkları olan 500.000.-TL sermayeye ilave edilmiş olsun. Toplam sermaye 3.000.000.-TL'ye çıkmış olacaktır. Ortakların ya da şirketin 2013 Mayısında da nakde ihtiyacı doğduğu için 2.500.000.-TL sermaye azaltımına gidilsin.
Bu durumda kanaatimce 1.500.000.-TL geçmiş yıllar karlarından, 500.000.-TL enflasyon düzeltmesi olumlu farklarından, kalan 500.000.-TL ise ortakların koydukları nakdi sermayeden azaltılmış kabul edilmelidir. Bu kabul neticesinde de 500.000.-TL enflasyon düzeltmesi olumlu farkları nedeniyle öncelikle (500.000. x %20=100.000.-TL) kurumlar vergisi hesaplanacaktır. Kalan tutar olan (400.000.-TL kurumlar vergisi sonrası kalan enflasyon düzeltmesi olumlu farkları ve 1.500.000.-TL geçmiş yıl karları) 1.900.000.-TL üzerinden de %15 stopaj yapılması gerekecektir.[1] Buradaki sıralamaya ilişkin olarak farklı görüşler bulunmaktadır. Sermaye azaltımında öncelikle nakdi veya ayni olarak konulan sermayenin azaltıldığını kabul edenler bulunmaktadır. Ancak böyle bir durum kötüye kullanıma açık olabilir ve Maliye İdaresi de böyle bir ihtimali eleştiri konusu yapabilecektir. Kanaatimizce de sermaye azaltımınının öncelikle nakdi veya ayni sermaye olarak konulan kaynaktan konulduğu kabul edilmemelidir.
Maliye Bakanlığı'nın sermaye azaltılması ile ilgili Özelgeleri Ne Diyor?
Sermaye azaltımı ile ilgili olarak Büyük Mükellefler Vergi Dairesi tarafından verilmiş olan 05.08.2008 tarih ve 23228 sayılı Muktezada;
'... şirket sermayesine eklenmiş olan geçmiş yıl karlarının, şirketin sermaye azaltılması sebebiyle ortaklara dağıtılması durumunda, Gelir Vergisi Kanununun geçici 62''nci maddesi de göz önünde bulundurularak kar dağıtımına bağlı vergi kesintisinin yapılması gerekmektedir. Ancak, azaltılan sermayenin geçmiş yıl karlarını aşması halinde aşan kısım üzerinden tevkifat yapılmayacağı tabiidir…'
şeklinde görüş bildirilmiştir. Bu Muktezada da, sermaye azaltımı halinde, azalan sermayenin öncelikle geçmiş yıl karlarından olacağı kabul edilmektedir.
Maliye Bakanlığı tarafından verilen 01.02.2008 tarih ve B.07.1.GİB.0.02. 29/... sayılı Muktezada ise;
'...sermayeye eklenmiş olan pasif kalemlere ait enflasyon fark hesaplarının, Şirketin sermaye azaltımı yapması veya tasfiye edilmesi sebebiyle ortaklara dağıtılması halinde, işletmeden çekilen tutarların öncelikle kurumlar vergisine tabi tutulması, vergi sonrası dağıtılan kazancın da kar dağıtımına bağlı vergi kesintisine tabi tutulması gerekmektedir…'
şeklinde görüş bildirilmiştir.
Gaziantep Vergi Dairesi Başkanlığı tarafından verilen 30.12.2011 tarih ve B.07.1.GİB.4.7.15.01-11-515-56-77 sayılı Muktezada da;
'…Sermaye azaltımının, ortaklar tarafından nakden veya aynen yapılan ödemelerden kaynaklanması halinde, ortakların esas olarak işletmeye koydukları sermayeyi Türk Ticaret Kanunu hükümleri çerçevesinde geri almış olmaları nedeniyle mükellefiyet statüsüne bakılmaksızın vergilendirme işlemi yapılmayacaktır.
Yapılacak olan sermaye azaltımında da, öncelikle yeniden değerleme değer artış fonu ve geçmiş yıl karlarının işletmeden çekildiğinin kabulü gerekmekte olup, azaltılan sermaye tutarı, yeniden değerleme değer artış fonu ve geçmiş yıl karları tutarından fazla ise, fazlalığın şirket ortakları tarafından nakit olarak konulan sermayeden kaynaklandığı kabul edilecektir.
Bu hüküm ve açıklamalara göre;
-Daha önceki yıllarda şirket sermayesine eklenmiş olan geçmiş yıl karlarının, şirketin sermaye azaltımı yapılması sebebiyle ortaklara dağıtılması durumunda, kar dağıtımına bağlı vergi kesintisi yapılması,
-Daha önce sermayeye eklenmiş olan yeniden değerleme değer artış fonunun, şirketin sermaye azaltımı yapılması sebebiyle ortaklara dağıtılması halinde, işletmeden çekilen tutarların öncelikle kurumlar vergisine, vergi sonrası dağıtılan kazanç da kar dağıtımına bağlı vergi kesintisine tabi tutulması,
-Şirket ortakları tarafından şirkete nakden veya aynen konulan sermaye ticari kazancın bir unsuru olmadığından, sermaye azaltılmasına konu edilen tutar üzerinden vergi hesaplanmaması ve stopaj yapılmaması…'
şeklinde görüş bildirilmiştir.
---------------------------------
(1) Bkz: ÖNCÜ Ekrem, Sermayenin Azaltılmasında Vergi Doğacak Mıdır?, 09.12.2013, muhasebetr