Libya''ya asker göndermek riskli mi?

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, yaptığı açıklamada, 'Libya Hükümeti Türkiye'nin askeri desteğini talep etti' ifadelerini kullanmasıyla dış basında birkaç gündür Türkiye'nin Libya'ya asker gönderilmesini sakıncalı ve riskli bulan makalelere denk geliyoruz.

Tarihten gelen misyonumuzu ve Doğu Akdeniz'deki varlığımızı güçlendirmemiz gerekirken bu kez diplomatik savaşlara tanık oluyoruz.

Reuters haber ajansına konuşan ve isminin açıklanmasını istemeyen Libyalı yetkili, Libya Ulusal Mutabakat Hükümeti İçişleri Bakanı Fethi Başağa'nın 'başkent Trablus'ta çatışmaların yoğunlaşması halinde Türkiye'den askeri destek isteyecekleri' yönündeki açıklamasının ardından, Türkiye'den resmen hava, kara ve deniz desteği istendiğini belirtti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Libya'ya asker göndermek için gereken tezkerenin Meclis açılınca gündeme alınacağını söylemişti.

Ekonomi ve Dış Politika Araştırma Derneği'nden (EDAM) Can Kasapoğlu, konuyla ilgili kaleme aldığı makalede Türkiye'nin Libya'ya özel kuvvetler, askeri istihbarat personeli, insansız hava aracı ve gelişmiş silahlar göndermeyi planladığını yazdı.

Coğrafi kısıtlamalar ve F-16'ların lojistiğiyle ilgili sorunlar nedeniyle Libya'da bir hava desteği sağlayamayacağını vurgulayan Kasapoğlu, bu durumun da sahadaki Türk birliklerini korumasız bırakacağının altını çizdi. Kasapoğlu ayrıca 'askeri hırsların Türkiye'ye kendi sınırlarından kilometrelerce uzakta düşman kazandırabileceği' uyarısında bulundu.

Deutsche Welle Türkçe'de yer alan değerlendirmede ise, Türkiye'nin Libya ile yaptığı deniz yetki alanlarını belirleyen anlaşmaya Doğu Akdeniz'de kıyısı bulunan ülkeler ve önde gelen dünya güçleri de tepki gösteriyor.

DW'ye konuşan Avrupa Güvenlik Politikası Enstitüsü'nden kıdemli araştırmacı Micha'el Tanchum, Ankara'nın bir süredir Kıbrıslı Türklerin hakları da dahil olmak üzere Doğu Akdeniz'deki çıkarlarını korumakta zorlandığını ifade etti. Libya'yla yapılan deniz mutabakatı bu çıkarları korumaya yönelik bir adım olsa da, Tanchum söz konusu mutabakatın Trablus'taki hükümetin ömrüyle sınırlı olduğunu vurguladı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, tarihten gelen haklarımızı dile getirirken, Libya'da olmak Doğu Akdeniz politikasında söz sahibi olmak demektir.