Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) ön seçimle belirlenecek cumhurbaşkanı aday adayı, Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Ankara Hidayet Türkoğlu Spor Salonu’nda gerçekleşen buluşmada Afyonkarahisar, Bolu, Eskişehir ve Kırıkkale’den gelen binlerce partili ve vatandaşla buluştu. Salon on binlerce vatandaş tarafında hınca hınç doldurulurken, salon dışında kalan binlerce vatandaş da kurulan ekranlarla İmamoğlu’nu dinledi. Salonda sık sık “Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz” sloganları yankılandı. 

“ATATÜRK’ÜN BU ŞEHİRDEKİ İZLERİNİ SİLMEYE ÇALIŞANLAR OLDU”

Buluşmada sırasıyla, CHP Ankara İl Başkanı Ümit Erkol, Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce ve İmamoğlu birer konuşma yaptı. Konuşmasının başında Ramazan ayının bolluk bereketle geçmesi temennisinde bulunan İmamoğlu, “Mübarek Ramazan ayınızı kutluyor, hayırlara vesile olmasını diliyorum. İçinde vatan ve cumhuriyet aşkı olan herkes için Ankara çok özel bir şehirdir. 5 buçuk 6 yaşında ilk kez Ankara’ya gelmiştim. Aile büyüklerimle birlikte 1 hafta geçirmiştim. Ulus’u, Anıtkabir’i Kocatepe’yi görmüştüm. Aile büyüklerimle birlikte Ankara’nın maneviyatı Hacıbayram-ı Veli Camii’ye gitmiştik. Bu topraklar hepimiz için çok önemli bir yerdedir. Kurtuluş Savaşımızın karargahıdır… Milli iradenin başkentidir. Ankara, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün hepimize emaneti ve ebedi istirahatgahıdır. Ankara’da olmak, milletin ve Atatürk’ün huzurunda olmak demektir. Bu duygular içinde sizlerle buluşmanın yüksek heyecanını yaşıyorum. Elbette, hepimizin bir yanı hüzün ve aynı zamanda isyan hisleriyle dolu, farkındayım. Uzun yıllar boyunca Ankara’ya yapılan haksızlık ve kendi sözleriyle ihanetler hepimizi derinden yaraladı. Hatta Ankaralılar şahit Atatürk’ümüzün bu şehirdeki izlerini silmeye çalışanlar oldu” dedi.  

“ANKARA’YI VE TÜRKİYE’Yİ FİİLEN MECLİSSİZ BIRAKTILAR”

“Cumhuriyet bu kentte kuruldu. Cumhuriyetin başkentini parsel parsel satmaya kalkanlar oldu” ifadelerini kullanan İmamoğlu, şunları söyledi:

“Ankaralılar onlara en güzel cevabı, verdi. Hiç kuşkumuz yok 2019 ve 2024’te bu kötülüğü yapanlara en güzel cevabı Mansur Yavaş Başkanımız verdi. Aynı kötü akıl, aynı bozuk zihniyet, bütün milletimizin büyük meclisini hiçe sayan bir rejimi bu ülkenin başına bela etti. Devlet kurumlarını tek adama bağladı. Kuvvetler ayrılığını en büyük güvencemizi ortadan kaldırdılar. Ankara’yı ve Türkiye’yi fiilen meclissiz bıraktılar. Onlara en güzel cevabı da önümüzdeki genel seçimde hep birlikte vermeye hazır mıyız? Bir kişiye göre tasarlanmış bu bozuk düzene son vermeye hazır mıyız? Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni (TBMM) yeniden hak ettiği saygın konuma kavuşturmaya hazır mıyız?”

“BU ÜLKE SARAYDAN DEĞİL, MECLİS’TEN YÖNETİLSİN İSTİYORUZ”

“Biz, bu ülke saraydan değil, Meclis’ten yönetilsin istiyoruz. Millet, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni belirlesin, başbakanlar, bakanlar Meclis’in içinden çıksın, Meclis’e hesap versin istiyoruz. Meclis, hükümeti en etkili şekilde denetlesin istiyoruz. Çünkü Meclis, milli iradenin en güçlü, en kapsayıcı temsilcisidir. Milli iradenin bütün renkleri, bütün sesleri Mecliste buluşur. Ama bunların istediği şey, başka ses duymak istemiyorlar… Farklı seslere tahammülleri yok. Ne milleti duyuyorlar ne milletin temsilcilerini.”

Muhittin Böcek Kybele ödülünü aldı Muhittin Böcek Kybele ödülünü aldı

“YILLARDIR NE SOKAĞA, ÇARŞIYA, PAZARA ÇIKABİLİYOR…”

“İşte Cumhurbaşkanının hali ortada. Yıllardır sokağa, çarşıya, pazara gittiğini gördünüz mü? Ekranlara çıkıp milletin gözü önünde rakipleriyle tartışma cesaretini gösterdiğini gördünüz mü? Yalnız Erdoğan değil ki, bütün hükümet yetkilileri aynı şekilde milletten uzak, milletle buluşmaya asla sıcak bakmayan, milletin gözü önünde muhalefetin temsilcileriyle tartışmaktan kaçıyorlar. Çünkü karşı karşıya gelseler, bütün foyaları ortaya çıkacak, millet gerçeği görecek.” 

“MİLLETİMİZİN ERKEN SEÇİM TALEBİ DAHA DA BÜYÜYECEK”

“Devletin, milletin ortak aklıyla yönetilmeye ihtiyacı var. Ortak değer ve hayallerine uygun olarak hareket edeceği bir döneme ihtiyacı var. Türkiye; adaletin, eşitliğin, kardeşliğin gücüyle büyüyecek, zenginleşecek, güçlenecek. Zenginliği adilce paylaşacak. Bütün bunları nasıl yapacağımızı milletimize tek tek anlatacağız. 23 Mart’tan sonra Türkiye, projelerimizi, somut vaatlerimizi, hedeflerimizi her gün konuşmaya başlayacak. Yeni parti programımızın kabulüyle ve tüm muhalif kesimlerden alacağımız katkılarla birlikte bu süreç daha da hızlanacak. İktidarda ne yapacağımızı, nasıl yapacağımızı anlattıkça, milletimizin erken seçim talebi daha da büyüyecek.” 

“KİM UMUTSUZLUĞA DÜŞSE, KOLUNDAN TUTUP KALDIRMAK BİZLERİN GÖREVİDİR”

“Elbette yolumuz zor bir yol. Yolumuz asfalt bir yol değil, tozlu taşlı bir yol. Yolumuzda engeller olacak. Hedefe ulaşmak kolay olmayacak. Bugüne kadar hangi hedefi kolay elde ettik? Bundan sonra da bedel ödemek durumunda kalabiliriz. Ama kim yılgınlığa kapılsa, kim umutsuzluğa düşse, onu kolundan tutup ayağa kaldıracağız. Bizlerin, Cumhuriyet Halk Partililerin en büyük görevi bu dönemde yüksek dayanışmadır. Dayanışmada en önde biz duracağız. Biz, tarihin en zor şartları altında kurulmuş ve umudu, geleceği örgütlemiş bir partiyiz. Büyük Atatürk, ‘partimizin en büyük kuvveti dürüst, açık bir siyaset ve sözlerimize bağlılıktır’. Biz dürüst, açık bir siyasetin bireyleri olacağız ve sözlerimize bağlılıktan asla vazgeçmeyeceğiz. Birbirimizle ilişkimizde de vazgeçmeyeceğiz, milletimizden yetki isterken de vazgeçmeyeceğiz. Yetkiyi aldıktan sonra da milletimizle olan bağlarımızı güçlendirerek yolumuza devam edeceğiz.”

Kaynak: Haber Merkezi