Güzel sanatların eğitimdeki yeri

Bilimsiz sanat gelişemez.

Canip YÖNTEM

Sanat, güzelliğin anlatımıdır ve bir toplumun kültür düzeyinin de göstergesidir. Bir toplumda, 'Sanatın gelişip evrensel boyutlara ulaşabilmesi için toplumun bilgi ve kültür düzeyinin sanatçıyı destekleyecek içerikte olması gerekmektedir. Sanatçının uğraş alanındaki eğitimi, nasıl onun becerisini ve yaratıcılığını artıran bir koşul ise, toplumdaki bireylerin sanata ilişkin bilgileri de onların sanat etkinliklerini izlemeleri ve sanatın yaygınlaşması için önemlidir (Prof. Dr. Şerafettin Turan, Türk Kültür Tarihi, s. 237).'

Toplumun, sanatçıyı destekleyecek bilgi ve kültür düzeyine erişmesi için sanat eğitimi gerekir.

'Sanat eğitimi, sanatların yasalarını ve tekniklerini kullanarak bireye kişilik kazandırmayı hedefleyen bir eğitim alanıdır. Sanat eğitimi süresince bilgi edinme, düşünme, tasarlama, anlatma ve eleştirme davranışları, estetik ilkeler doğrultusunda sanatların dili kullanılarak kazanılır. Bu kapsamda; resim, müzik, tiyatro, dans, drama, film, video gibi sınırsız sanat evreninde, birey kendine en uygun dili seçerek kendini anlatma olanağına kavuşur (Doç. Dr. Serap Etike, lebriz.com).'

Birey, doğuştan gelen birtakım yeteneklere sahiptir; ancak bu yeteneklerin ortaya çıkarılması ve gelişme göstermesi sanat eğitimiyle olanaklıdır. Sanat eğitiminin en önemli ilkesi: 'Sanat yoluylabireydeki yaratıcı yeteneği geliştirmektir. Yaratıcılık, tüm duygusal, bilişsel ve düşünsel etkinliklerde çok önemli rol oynar (Prof. Dr. K. Bülent Birol, www.eğitim.gen.tr).' Söz gelimi resim dersleri, çocuğun ressamlık yeteneğini, müzik dersleri müzisyenlik yeteneğini, yazma dersleri şiir, öykü, oyun, roman yazma yeteneklerini ortaya çıkarır ve geliştirir. Sanat eğitimi alan bireyler, doğayı, çevreyi, insanı gördüğü gibi birebir anlatmaz; onlara kendi duygusunu, düşüncesini, coşkusunu da katarak gördüklerini, görünenden farklı biçimde yansıtır.

'Sanat eğitimi alan öğrenciler, diğer derslerde de başarılı olurlar. Bu eğitim, çocuklara yaşantı zenginliği, güzeli ve iyiyi değerlendirebilme, estetik duygusallık; çok yönlü ve açık düşünceli yetişme; etkileşim ve iletişime açık olma; kendi kültürel değerlerini ve çevresini doğru değerlendirme, toplumsallaşma; hoşgörülü, saygılı ve demokratik olma; paylaşma, sorumluluk taşıma gibi değerler katar (Prof. Dr. K. Bülent Birol, www.eğitim.gen.tr).'

Sanat eğitimi, genel eğitimden ayrı değildir. 'Sanat eğitimi, genel eğitimin vazgeçilmez bir parçasıdır. Sanat eğitimi, kişiye kendini ve başkalarını anlamasını sağlar. Sanat eğitimi, görmeyi, işitmeyi, dokunmayı, tat almayı öğretir. Sanat eğitimi, bireye etik değerler kazandırır. Duyguları, estetik değerlerin hazzıyla beslenen insanın etik değerlerden uzaklaşması ve kötülük düşünmesi olanaksızdır. Sanat eğitimi, insanı özgürleştirir. Çağdaş uygarlık düzeyini yakalamak, yaratıcı düşüncenin geliştirilmesiyle olasıdır (Dr. Levent Mercin; Yrd. Doç. Dr. Osman Alakuş; Birey ve Toplum İçin Sanat Eğitimi Gerekliliği, www.zgefdergi.com).'

Sanat eğitimi, bireylere şu yararları sağlar:

*Sanat insanı ruhsal yönden onarır, çünkü duygulara seslenir.

*Bireyin hafızasını güçlendirir, problem çözme ve sosyal becerilerini geliştirir.

*Bireyin yaratıcılığını besler, risk almayı öğretir.

*Bireyin özgüvenini, hoşgörüsünü, düş gücünü ve empati kurmasını geliştirir.

*Bireyin öğrenmesini kolaylaştırır, ona sorumluluk öğretir.

*Bireyin kendisini anlatabilmesini sağlar. Bireyin dil ve el becerilerini geliştirir, yazma yeteneğini ortaya çıkarır.

*Çocuklar, yaşamın güzel renklerini oluşturmasının farkını resim derslerinde öğrenirler.

*Öğrenciler, ses tınısının uyumlu yankısını fark ederler.

*Bireyin yeni buluşlar, icatlar ortaya koymasını ve pozitif bilimlerde de başarılı olmasını sağlar.

Bu nedenledir ki:

'Günümüzde sanat eğitiminin en önemli sorunu, en az matematik eğitimi kadar önemli olduğunu anlayabilme sorunudur (Doç. Dr. Serap Etike, lebriz.com).' Güzel sanatların değerini, gerekliliğini, zorunluluğunu anlayabilmek ve gereken atılımı yapabilmek, bir toplum için en önemli konudur. Çünkü kültür ve uygarlık ancak sanat yoluyla ölümsüzleşir. Güzel sanatlarla ilgili dersleri azaltmak yerine onları artırmak eğitim için, kültürün gelişmesi ve tanınması için çok önemlidir. Atatürk diyor ki:


'Bir ulus ki resim yapmaz, bir ulus ki heykel yapmaz, bir ulus ki tekniğin gerektirdiği şeyleri yapmaz; itiraf etmeli ki o ulusun ilerleme ve gelişme yolunda yeri yoktur (ASD II, s. 71). Yüksek bir insan toplumu olan Türk ulusunun tarihî bir özelliği de güzel sanatları sevmek ve onda yükselmektir. Bunun içindir ki ulusumuzun yüksek karakterini, yorulmaz çalışkanlığını, fıtrî zekasını, bilime bağlılığını, güzel sanatlara sevgisini, ulusal birlik duygusunu sürekli ve her türlü araçlarla ve önlemlerle geliştirmek ulusal ülkümüzdür (ASD II, s. 318).'

SANATSAL GELİŞME,

TOPLUMDAKİ GELİŞMENİN BİR AYNASIDIR.

RUHİ SU

SANATÇI, OZAN, YAZAR BİR TOPLUMUN ÇOCUĞUDUR.

Nurullah ATAÇ