Güven Endeksi

0

Önümüzdeki aylarda daha az mı, yoksa çok mu para harcayacağız?

“Türkiye İstatistik Kurumu ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası işbirliği ile yürütülen Tüketici Eğilim Anketi sonuçlarından hesaplanan Tüketici Güven Endeksi, Şubat 2014 ayında bir önceki aya göre %4,3 oranında azaldı; Ocak ayında 72,4 olan endeks Şubat ayında 69,2 değerine düştü.”

Eee… Yani? Bu ne anlama geliyor? Tüketici güven endeksi bize ne demeye çalışıyor?

TÜİK ve T.C. Merkez Bankası tüketicilerin ekonomiye bakış açılarını anlamak için her ay anket yapıyor. Tüketicinin ekonominin genel durumuna karşı tavrını ölçüyor. Tüketicilere, “sizce ekonomi daha mı iyiye yoksa daha mı kötüye gidiyor; işsizlik, geliriniz, harcamalarınız artıyor mu azalıyor mu; tasarruf yapabilecek misiniz yoksa biriktirdiğiniz paradan mı harcayacaksınız” tarzında sorular soruyor. Böylelikle tüketicilerin mevcut durum değerlendirmelerini, beklentilerini ve eğilimlerini belirlemeye çalışıyor.

Değerlendirilen anket sonuçları 0 ile 200 aralığında endeks sayılarına dönüştürülüyor. Tüketici güven endeksinin 100’den büyük olması, tüketicinin ekonomiye güvendiği iyimser duruma, yani tüketicinin gelirinin istikrarlı olduğuna, daha fazla alışveriş yapmaya meyilli olduğuna, ekonominin gelecek dönemde büyümeye devam edeceğine işaret ediyor. 100’den küçük olması ise tüketicinin ekonomiye güvenmediği kötümser durumu, yani genel ekonomik durumdan huzursuz olduğunu ve tüketimini kısmaya gidebileceğini ifade ediyor.

Yani neymiş? Tüketiciler bir önceki aya göre % 4.3 oranında ekonominin geleceği konusunda daha kötümser bir bakış açısına sahipler. Önlerini göremedikleri için tüketimlerini ve harcamalarını kısacaklar, kara gün için daha çok para biriktirmeye çalışacaklar. Kendilerini güvende hissetmedikçe para harcamaya yönelmeyecekler.

Bireyler her zaman umutları ışığında tüketiyorlar. Umutlar beklentileri ve dolayısıyla tüketimi arttırıyor. Umutsuzluk ise ihtiyatlı olmayı, para harcamamayı, ekonomik küçülmeyi, üretimde düşüşü ve işsizlikte artışı beraberinde getiriyor.

İşsizlikten dolayı sadece kısa dönem işlerde çalışabilen adam, son girdiği şirkette depo görevlisi olarak işe başlar. İlk haftanın sonunda yükleme yapılırken adam kullandığı yükleyicinin kontrolünü kaybederek malların zarar görmesine neden olur. Bunu gören şirket sahibi adamın yanına gelerek, oluşan zararı kendisinden tazmin edeceğini ve bunun için de tüm zarar karşılanana kadar maaşının %10'unun kesileceğini söyler. Adam sorar: "Ne kadar sürer bu zararı karşılamam sizce efendim?" Zarar gören mal bedelini ve adamın maaşının %10’unu hesaplayan patron "14 ay sonunda zararı kapamış olursun" der. Bunu duyan adam sevinçle gülmeye başlar ve kendi kendine söylenir; "çok güzel, nihayet sürekli ve güvenli bir iş bulabildim. Hemen gidip şu en son teknoloji cep telefonunu alayım!"