Hayatı altına üstüne getiren COVİD-19, rapor edilen tüm ülkelerde kanser hizmetlerini yüzde 50'ye varan oranda kesintiye uğrattı.
DSÖ/Avrupa Bölge Direktörü Dr. Hans Henri P. Kluge, dün Kopenhag'da yaptığı açıklamada, Avrupa Bölgesinin geçtiğimiz hafta 12 milyon yeni vaka kaydettiğini açıkladı. Bu, pandeminin başlangıcından bu yana görülen en yüksek haftalık vaka olduğunu belirten Dr. Hans Henri P. Kluge, 'Batı'dan Doğu'ya yayıldığı için büyük ölçüde bulaşıcılığı yüksek Omicron varyantı tarafından yönlendiriliyor. Şu anda Avrupa ve Orta Asya'da bugüne kadar rapor edilmiş yaklaşık 150 milyon COVID-19 vakamız var. Kaydedilen tüm testlerin yüzde 22'si pozitiftir' dedi ve açıklamasını şöyle sürdürdü:
'Özellikle savunmasız popülasyonlarda aşı alımının daha düşük olduğu ülkelerde hastaneye yatışlar artmaya devam ediyor. Ancak bu artış, vaka insidansı kadar hızlı değil ve genel olarak yoğun bakıma kabuller önemli ölçüde artmadı. Şimdilik, Bölge genelinde ölüm sayısı sabitlenmeye başlıyor.
Artık her şeyin bittiğini söylemek değil – ancak Avrupa Bölgesi'nde kontrolü ele almak için tek bir fırsat olduğunu vurgulamak istiyorum. üç unsurun uyumluluğu nedeniyle bulaşma:
1) Omicron'dan elde edilen büyük bir aşı sermayesi ve doğal bağışıklık;
2) Kıştan çıkarken uygun bir mevsimsel duraklama; ve
3) Omicron varyantının daha düşük bir ciddiyeti,
Bu salgında şimdiye kadar deneyimlemediğimiz bu bağlam, bize, daha öldürücü bir varyantla bile, uzun bir sükunet dönemi ve bulaşmadaki herhangi bir yeniden artışa karşı çok daha yüksek düzeyde bir nüfus savunması olasılığı bırakıyor. Bu daha yüksek koruma dönemi, bize kalıcı barışı sağlayabilecek bir 'ateşkes' olarak görülmelidir, şu şartla ki:
1) Aşılama ve güçlendirmeyi sürdürerek bağışıklığı pekiştirmek ve korumak;
2) Güçlü hükümet gözetimi ve taahhüdü ile en savunmasızlar için beş dengeleyiciye odaklanmak;
3) Kendini koruma davranışını ve bireysel sorumluluğu teşvik edin – burada gereksiz sosyo-ekonomik etkileri sınırlamak için daha düşük hükümet gözetimi ile;
4) Yeni varyantları tespit etmek için gözetimi yoğunlaştırın.
Daha önce ihtiyaç duyduğumuz türden yıkıcı önlemleri yeniden yüklemeden, kaçınılmaz olarak ortaya çıkacak yeni değişkenlere yanıt vermenin mümkün olduğuna inanıyorum. Ve bu fırsatı gördüğümüz için, en büyük öncelik, tüm ülkeleri bu fırsatı yakalayabilecekleri bir koruma düzeyine getirmek ve daha istikrarlı günlere bakmaktır. Ancak bu, sınırlar arasında aşı paylaşımında ciddi ve tavizsiz bir artış gerektiriyor. Aşı eşitsizliğini bir gün daha kabul edemeyiz – aşılar, geniş Bölgemizin en ücra köşesinde ve ötesinde herkes için olmalıdır.
4 Şubat Dünya Kanser Günü ve pandeminin son iki yılda kanserli insanlar üzerindeki yıkıcı etkisinin altını çizme fırsatını kullanmak istiyorum. COVID-19'un etkisi gerçekten de hastalığın kendisinin çok ötesine geçiyor. Kanser, doğrudan ya da aile ve sevdiklerimiz üzerindeki etkisiyle tüm hayatımızı etkiler. Avrupa ve Orta Asya'da her dört kişiden biri yaşamları boyunca kanser teşhisi alacak. Tüm ölümlerin yüzde 20'sinden fazlasını oluşturan DSÖ Avrupa Bölgesi'ndeki önde gelen mortalite ve morbidite nedenlerinden biridir.
Geçtiğimiz iki yıla bakıldığında, sağlık hizmetleri COVID-19'a yanıt vermekte zorlandığından kanser taraması, teşhisi ve tedavisi benzeri görülmemiş bir şekilde yeterince yapılamadı.
DSÖ tarafından COVID-19 pandemisi sırasında temel sağlık hizmetlerinin sürekliliği üzerine yürütülen en son Küresel Nabız Araştırması, 2021'in son çeyreğinde kanser bakımı - tarama ve tedavisinde - 5 ila 50 arasında bir kesinti olduğunu gösteriyor. Raporlayan tüm ülkelerdeki hizmetlerin, ülkelerin yüzde 44'ünde yüzde 50'den fazla ve geri kalanlarda yüzde 5 ila yüzde 50 arasında kesintiye uğradığı geçen yılın ilk çeyreğinden bu yana durum iyileşti, ancak bu kesintinin zincirleme etkisi yıllarca hissedilecektir. Dünya çapındaki ülkelerin yüzde 44'ü, 2021'in ikinci yarısında kanser taraması için hizmet beklemelerinde artış olduğunu bildirdi. Pandeminin kanser bakımını geciktirme ve hizmet yığılmaları yaratma şekli, ölümcül bir etkileşimdir.
Bu noktada, COVID-19'un gelişinden 24 ay sonra, sağlık iş gücü aşırı gerilmiş ve tükenmiştir. Ancak, aşılama sayesinde ve daha az şiddetli Omicron'un ardından, gelecek ilkbahar ve yaz mevsimi ile birlikte yaygın bağışıklığın sağladığı herhangi bir mola, sağlık çalışanlarının birikmelerini getirmek için diğer önemli sağlık hizmetleri işlevlerine geri dönmelerini sağlamak için derhal kullanılmalıdır. kronik bakım hizmetleri için; önleme, erken teşhis, teşhis, tedavi ve palyatif bakımdan kanser bakımının sürekliliği boyunca hizmetler de dahil olmak üzere temel sağlık hizmetlerinin sürdürülmesi, acil durum planlaması ve müdahalesinin bir bileşeni olmalıdır. Avrupa ve Orta Asya'daki kanserlerin yüzde 30-40'ının önlenebilir olduğunu zamanında hatırlatıyor. Günü kutlamak için kanser taraması konusunda kanıt ve etiği özetleyen, yanlış anlamaları ele alan yeni bir kılavuz yayınlıyoruz. Bu, bir yıl önce başlattığımız bir girişimin parçasıdır.
Kansere karşı birleşik eylem
DSÖ'nün Avrupa ve Orta Asya'da yaşamı tehdit eden bir hastalık olarak kanserin ortadan kaldırılmasını hızlı bir şekilde izleme taahhüdü - uygun maliyetli, kanıta dayalı politikalar yoluyla kanser bakımının her noktasında.
Şu anda bulunduğumuz yerden, vakaların Avrupa ve Orta Asya'da arttığını gördükçe, kritik bir kavşakta kalıyoruz. Ancak, önümüze çıkan koşulları kullanırsak, yalnızca COVID-19'u yönetebileceğimiz değil, aynı zamanda diğer acil sağlık önceliklerini ele alma kapasitesine sahip olacağımız bir zaman olan önümüzde daha istikrarlı günler yaşama fırsatımız olacağı konusunda iyimserim.'