Yaz tatilinin sona ermesiyle Corona Virüsünedeniyle öğrenci ve velileri okulların açılıp açılmayacağı telaşı sardı. Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, 31 Ağustos 2020 tarihinde uzaktan eğitimle başlayan yeni dönemde, okulların açılışı için salgının seyrine bakılacağını ifade etmişti. Çocukların, özellikle de pandemi henüz tam olarak kontrol altına alınmamışken, kapalı ve kalabalık ortamlarda bir arada bulunmasının pek çok risk faktörünü de beraberinde getirdiğini söyleyen Hacettepe Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Gülen Güllü, okul gibi sirkülasyonu yoğun, kalabalık iç ortamlarda hava kalitesinin önemini dile getiriyor.
Okul çağı çocuklarında corona virüsünün bulaşma riskinin yanı sıra mevsim değişikliği nedeniyle üst solunum yolu hastalıklarının da arttığını söyleyen Prof. Dr. Güllü, 'Bunun bir nedeni, mevsim değişikliği sırasında ani ısı değişikliğine uyum sağlamak için harcanan fazla enerji, diğer bir sebebi de çocukların kalabalık sınıflarda kötü iç orta hava kalitesine maruz kalmasıdır. Çocuklar, kötü hava kalitesinden en fazla etkilenen hassas grupta yer almalarından ötürü vakitlerinin önemli bir kısmını geçirdikleri okulların iç ortam hava kalitesi de özel bir önem taşımaktadır' diyor.
Sınıfların kalabalık olması, mekanik havalandırmanın bulunmayışı, doğal havalandırma sistemine sahip okullarda havalandırma yapılabilecek teneffüs saatlerinin kısa olması, özellikle kış aylarında yeterli havalandırmanın yapılmaması, tavan yüksekliklerinin yeterli olmayışı, pencerelerin sızdırmaz oluşu, vb. nedenlerle okul içi hava kirliliği problemlerinin yaygın olarak gözlendiğini vurgulayan Prof. Dr. Güllü şöyle devam ediyor:
'Bu durum çocukların fiziksel gelişimini etkilediği gibi konsantrasyon eksikliği nedeniyle öğrenme güçlüğüne de neden olarak eğitimlerini etkilemektedir. Yapılan çalışmalara göre, her 2,1 cfm havalandırma hızındaki artış, matematik testinde %2,9'luk, okuma testinde %2,7'lik bir başarı oranı artışına karşılık gelmektedir. Bu nedenle, okul yöneticilerinin başlıca sorumluluklarından biri de okulların iç ortam hava kalitesini iyileştirmek olmalıdır.'
Hava kalitesinin iyileştirilmesinde, kirliliğe neden olan etmenleri ortadan kaldırmak için havalandırmanın düzgün yapılmasının yanı sıra hava temizleme dolaplarının da fayda sağlayacağını kaydeden Prof. Dr. Güllü, 'Günümüzde son teknoloji filtrasyon sistemleriyle geliştirilen temiz hava dolapları virüs, bakteri ve mikroorganizmaları HEPA filtreleri ile emerek iç ortam havasını temizleme özelliğine sahip. Sınıfının en üstü filtrasyon sistemi olan dolaplarda filtrelerin 1-3 ay gibi süre ile değiştirilmesi gerekliliği de unutulmamalıdır' diyor.