Adalar ve çinko levhalar

Gündemin en önemli konularından birisi Doğu Akdeniz ve Adalar Denizi...

Tarih tekerrürden ibaret!Yunanistan tıpkı daha önce yaptığı hatayı tekrar ediyor, Avrupalı müttefiklerinin kışkırtmalarıyla hayaller kuruyor...

ÇİNKO LEVHALAR

Ege Denizi'nde yer alan ada ve adacıklar Cumhuriyetin ilk yıllarında da gündemdeydi. Böyle olunca da Mustafa Kemal Atatürk, her zamanki dehasıyla soruna çözüm bulmuştu.

Bir kaya parçasının dahi ne denli önemli olduğunu bilen Atatürk ve kurmaylarının adacıklarla ilgili olayı kısaca şöyle:

1936 yılında İçişleri Bakanı Şükrü Kaya, Lozan Antlaşması'nı ve Ege haritasını incelerken binlerce küçük adacığın sahipsiz olduğunu ve belli bir çizginin, sınırın bulunmadığını fark etmiş ve durumu hemen Atatürk'e bildirmiş. Bunun üzerine Atatürk'ün talimatıyla adacıkların mülkiyeti araştırılmaya başlanmış. Araştırmanın başında da Fevzi Çakmak Paşa varmış.

Adacıklarla ilgili kayıt olmadığı anlaşılınca, Fevzi Paşa'nın talimatıyla deniz kuvvetlerinden birkaç savaş gemisi ve yelkenli ile bir miktar asker İçişleri Bakanlığı emrine verilmiş. Bu arada yüzlerce adacığa isim ve numara verilip çinko levhala hazırlanmış.Sonrasında ise bir gece sabaha kadar adacıkların hepsi Türk topraklarına dahil edilmiş.

KITA SAHANLIĞI

Atatürk'ün de dediği gibi; 'Vatan toprağı kutsaldır ve kaderine terk edilemez'. Nitekim de edilmedi, günümüzde de edilmiyor!

Evet. Adacıkların çoğu sadece birer kaya parçasından ibaret. Fakat kıta sahanlığı ve münhasır ekonomik bölge diye bir olay var.